1. İç savaş çıkardı
2. Darbeciler, tıpkı suriye kentleri gibi ülkemizin kentlerini bombalarlardı.
3. işid, şii ve hizbullah militanları ülkemize dalar ve tıpkı suriye gibi naklen kelle kesilmesi olayı yaşanırdı.
4-türklerin bir kısmı avrupaya mülteci olarak kaçardı. organ ve fuhuş mafyası insanlarımızı ve hatta çocuk yaştaki kızlarımızı kaçırırlardı. internette onların satış ilanlarını görürdük. 
5. Güneydoğu pkk'nın eline geçerdi
6. Güneydoğu ile kuzey suriye birleştirilirdi.
7. Nato, üye ülkesinden birisinde iç savaş çıkmasını bahane ederek ülkemizi işgal erdi. (Bir yıl önce Nato'nun Türkiye'yi işgal edeceği bilgisi gelmişti bana da buna inanmamıştım. Demek ki hesaplanan buydu... )
8. Amerika, daişi bahane ederek ülkemizi işgal eder kentlerini bombalar ve müslümanları daiş diyerek öldürürdü.
9. Boğazların dünya deniz ticareti açısından güvenliğinin sağlanması için istanbul'u bm işgal ederdi.
10. bm ve ingiltere istanbuldaki tarihi eserleri yağmadan koruma bahanesi ile ingilteredeki müzeye taşırlardı.
11. tüm servetimiz işgalcilerce peşkeş çekilirdi.
12. daiş militanları cariye pazarları açarlardı. ülkemizin imajını bitirmeye çalışırlardı.
13. ülke resmen bölünürdü.
14. doğu anadolunun bir kısım kentleri ermenilere tazminat karşılığı olarak verilirdi.
15. kıbrısın tümü kıbrıs cumhuriyetine verilirdi. 
16. karadenizin bır kısmında pontus devleti kurulurdu.
17. Fener rum patrikhanesi ekümenlik elde eder, istanbul ortodoksların dini merkezi olurdu.
bu arada bir kurtarıcı bulunur, onun kurtardığı iç anadolu bölgesinde türkiye devleti kurulur ve bu devlet ile işgalciler arasında lozan benzeri bir antlaşma yapılırdı. bu devlet de tamamen sömürge olurdu.
istanbul ve marmara bölgesi bm tarafından oluşturulan bir boğazlar komisyonunca yönetilirdi...
ALLAH BİZİ BÜYÜK BİR MUSİBETTEN KORUMUŞ
KIYMETİNİ BİLELİM..
i. halil er


ERBİL'DE DARBE KARŞITI HUTBE OKUNDU
Kürdistan Federe Yönetimi Başkenti Erbil'de geçen Cuma hutbesini Türkiye'deki darbeye karşı direnişe ayıran Seyyid Ahmet Pencevini:
"Müslümanlar, Osmanlı devleti ve hilafetinden sonra sahipsiz kaldı. Bizi bir arada tutan ve güçlü kılan Müslümanların sembolü olan imamdı. Halife bizleri koruyor ve kolluyordu. Dinimizi, malımızı, ahlakımızı, kimliğimizi, şahsiyetimizi ve onurumuzu koruyan hilafet makamıydı. 
Düşmanlar dört bir koldan üzerimize saldırınca ve Osmanlı hilafetini ortadan kaldırınca sahipsiz kaldık. O günden bu güne darmadağınık bir hale geldik. Başıboş ve sergerdan bir halde dolaşıyoruz yeryüzünde. Bilgimiz kalmadı, irfanımız kalmadı, gücümüz kalmadı, mevzimiz kalmadı. Kanımız sudan ucuz bir hale geldi. Toprağımız, zenginliklerimiz sömürüldü. ABD ve AB el koydu tüm servetimize. Gençlerimiz şimdi kurtuluşu oralarda arıyor. 
Türkiye'deki gelişmeler tüm Kürt yöneticileri için büyük dersler barındırıyor. Doğu ve Batı devletleri Türkiye'ye karşı birleşti. İran, Suriye, Irak, Lübnan devletleri; Şiiler, Mecusiler, Safeviler, Haçlılar, Siyonistler ve bunların uşaklarının tamamı Türkiye'ye karşı birleşti. Bunların Kürdistan'daki uşakları ve misyonerleri de çoktur. Erdoğan'a karşı darbe girişimindeki tavırlarından çok iyi anladık bunu. 
Kürdistan'daki şer güçleri Beşşar Esed katiliyle birlikte Erdoğan'a karşı kara propagandaya başladılar. Beşşar Esed Suriye'de, Kürdistan bölgesindeki bazı medya organları da bu tarafta Erdoğan'a karşı birleşti. Bunlar yalan üstüne yalan üreten merkezler oldu. Erdoğan'ın Almanya'ya, Rusya'ya ve bilmem dünyanın hangi ülkesine kaçtığına dair yalan haberler yaydılar. 
Bu insanlar neden bu kadar karaktersiz ve satılıktır? İnsanlarımız neden Müslümanların düşmanlarının oyuncağı haline gelir bu kadar?
Ey bedbaht Kürtler! Bir coğrafyada aydınlığın sona erdirilmesine ve ışığın söndürülmesine nasıl sevinirsiniz? Allah'a yemin ederim, eğer kaderimiz bunların eline kalırsa koyun sürüsü gibi keserler başımızı... Bu iftiraları üreten medya organlarını ellerinde bulunduranlar iktidar olursa Beşşar Esed gibi uçururlar kafamızı. 
Ancak Allah, bu aydınlığın ve ışığın sönmesine izin vermedi ve onu korudu. Tüm dünya şer güçleri birlik olmasına rağmen Türkiye milletini yenemedi. Emin olun Beşşar Esed'in emrindeki 50 bin Şii Nusayri cephelerde saldırmak için hazırdı. 10 bin Şii milisi ve 10 bin DAEŞ militanı Ankara ve İstanbul'a saldırmaya hazırdı. Hizbullah ve şeytanın askerlerinden de 5 bin kişi Türkiye'ye saldırmaya hazırlanmıştı. Ancak Erdoğan ve Türkiye milleti birdi, direndiler. Ülkede adalet vardı çünkü. İnsanlar onurlarına sahip çıktılar. Koyun sürüsü gibi darbecilere teslim olmadılar. Özgürlüğü, huzuru ve insanlığı tatmıştı bir kere. Bundan vazgeçemezdi. 
Türkiye'nin hava sahası ve büyük bölümü darbecilerin eline geçmişti. Erdoğan, sadece eline bir telefon aldı ve Allah'a tevekkül ederek halkı direnişe çağırdı. 6 dakikada 6 milyon insanı İstanbul ve Ankara meydanlarına doldurdu. 
Türkiye insanı 1 haftadır gece gündüz imanlı liderlerini korumak için nöbet tutuyor. Biz de kardeşlerimize Cumhurbaşkanı Erdoğan'a dua ediyoruz ve her daim dua edelim. 
Allah Erdoğan'ı ve ülkesini korusun. 
Allah onların düşmanlarını kahretsin. 
Allah Türkiye'nin yardımcısı olsun. 
Allah darbecileri ve bunun destekçilerini hüsrana uğratsın."