Kentteki STK'ları, odaları ve birlikleri ziyaret eden HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Göçer, ziyaretleri kapsamında Gaziantep Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği'ni ziyaret ederek, kentteki besicilerin sorun ve taleplerini dinledi.

Göçer ve heyetini Gaziantep Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Osman Türkman ile yönetimi karşıladı.

Samimi bir ortamda geçen ziyarette, tarım ve hayvancılık konuları ele alınırken Göçer, HÜDA PAR'ın tarım ve hayvancılık programı ile ilgili Türkman'a bilgi verdi.

Ziyarette konuşan Göçer, tarım ve hayvancılık sektörünün ekonomiye önemli katkılar sağlayan bir sektör olduğunu söyledi.

HÜDA PAR heyetine ziyaretlerinden dolayı teşekkür eden Türkman, kentteki hayvan yetiştiricilerinin yaşadıkları sorunları ve taleplerini Göçer'e anlattı.

Hayvan yetiştiricilerinin sorunlarını dinleyen Göçer, dünyada tarım ve hayvancılığın stratejik bir konuma geldiğini belirtti.

Başta yem olmak üzere hayvan yetiştiricilerinin girdi maliyetlerindeki artışlar nedeniyle çok zor günler geçirdiklerine şahit olduklarını belirten Göçer, tarım ve hayvancılığa daha fazla sahip çıkılmasının elzem olduğunu vurguladı.

Hayvan yetiştiricilerinin yaşadıkları sorunlara daha kalıcı çözümler bulunması gerektiğini ifade eden Göçer, tarım alanlarının ve meraların imara açılmasının yanlış olduğunu belirtti.

Girdi maliyetlerinin yüksek olmasının hayvan besiciliğini zorlaştırdığına dikkat çeken Göçer, tarım ve hayvancılığa daha fazla destek verilmesi gerektiğini ifade etti.

Tarım ve hayvancılığın yaygınlaştırılması için yetkililerin daha duyarlı olması gerektiğini belirten Göçer, köylerden göçün önlenmesi için önemli projelerin hayata geçirilmesi, tarım ve hayvancılıkla uğraşan üreticilere, ziraat mühendisi ve veteriner atamasının yapılması önerisinde bulundu.

Hayvancılığın önemine değinen Göçer, "Stratejik öneme sahip olan tarım ve hayvancılığa sahip çıkmazsak ciddi manada sorun ve sıkıntılarla karşı karşıya kalırız." dedi.

Tüketicinin evine yeteri kadar et, süt, yumurta ve temel gıda ürünlerini alamamaktan, üreticinin ise tarlasını ekememekten, ektiğini de değerinde satamamaktan, hayvancılık yapan işletmelerin de yem alamamaktan ve para kazanamamaktan yakındığına dikkat çeken Türkman da üretme imkanı ve kapasitesi varken boş bırakılan, bıraktırılan her tarla ve ahırın, gıdada fiyat artışı ve zam anlamına geldiğini belirtti.

Türkman, tarım ve hayvancılığa sahip çıkılması durumunda üretimin artacağını, işsizliğin azalacağını, bolluğun olacağını ve gıda fiyatlarının düşeceğini ifade etti.

Sayıları her geçen gün azalan, çok zor şartlarda üretim yapmaya çalışan çiftçilere ve üreticilere sahip çıkılması çağrısında bulunan Türkman, tarım ve hayvancılığa sahip çıkıldığı takdirde üretimin artacağını vurguladı.

Kırmızı et fiyatlarının düşürülmesi için et veya canlı hayvan ithalatının kalıcı bir çözüm olmadığının da altını çizen Türkman, şunları söyledi:

"Her yıl kurbanlık fiyatını açıklıyoruz ama şu an gerçekten ülkede fiyatlar günlük değiştiği için biz de daha kurbanlık fiyatını açıklamadık. Kurban Bayramı'na 15-20 gün kala inşallah kurbanlık fiyatlarını şehrimizde açıklayacağız. Yeterli miktarda kesilecek hayvanımız var ve bir sıkıntımız da yok. Ama maalesef tüketicinin alım gücü azaldı. Dolayısıyla kesimde belli bir miktar azalacağı için o yüzden mevcut olan hayvan sayımız bizim kurban ihtiyacımızı karşılayacak gibi görünüyor. Hayvancılıkta ihracatın devam ettirilmesi lazım. Et fiyatlarını düşürmek için ihracatı durdurup ithalat yaparak bu iş çözülmez. Bizim tarla ve ağıldaki üretimi artırırsak bu sorunu çözmüş oluruz. Bizim üreticiye sahip çıkmamız lazım. Çünkü gıda olmazsa hiçbir şey olmaz. Dolayısıyla gıda da tarla ve ağıldan gelecek."