Gönül isterdi ki bu köşe Babil'in Asma Bahçeleri olsun.
Yâda Medine’nin hurma bahçeleri
Sakın istemedim sanmayın.
Fuzûlî’den, İbn-i Haldun’dan, İbn Rüşd’den de kesitler sunmak isterdim bu köşede.

Diyarbekir’in kalesi, Urfa’nın Balıklı gölü, Anteb’in han ve hamamları da olsun isterdim bu köşe

Dahası Kürdili Hicazkar ve Nihavent Fasılların yankılanacağı, dervişlerin HU Çekeceği, semazenlerin döneceği bir köşe de olsun isterdim.

Yada gönlümde yer edinmiş ve dost kelimse geçtiğinde ruhumda bir sızı bırakan, Kalbimin dostu Ramazan Toprak’ı, Sığınağım olan Osman İslamoğlu’nu, Düz olmayı bana öğreten İbrahim Çolak’ı, Hesapsız yaşayan Hamza Mercanoğlu’nu, Beni kendine dert edinen Atilla Bayramoğlu’nu, Ruhumun desteği Murat Ertütüncü’yu, Dervişim olan Abdullah Çolak’ı, Mazlumların kalbini taşıyan Lütfi Dağdönderen’i, Kahrımı her zaman çeken Yunus Hoca’yı, Ruhumu serinleten Muhammed Şimşek’i, sevgisini belli etmeyen Emin Arslan’ı, Kardeşliğin timsali Murat Gökmen’i, ve tüm zor zamanlarda hep yanımda olan Zabit Durmuş’u ve kendilerinden hep faydalandığım, onları nimetten saydığım ama buraya yazmadığım dostlarımı da nakşetmek isterdim.

Ama olmadı.

Ne Mustafa Şimşek’i, ne Doğan Arınmaz’ı, Ne Hammad Mahmud’u, ne Fatih İçer’i, ne Feras Kurtoğlu’nun, ne Zeki Esgin’i, ne Abdullah Beyhan’ı nede Berkel Dilsiz’i yazamadım.

Çünkü bu köşeyi Tıpkı Ortadoğu gibi, ben değil hep başkası şekillendirdi başkası yazdı.

Hani o şu meşhur Picasso’nun hikâyesini hepimiz okumuşuzdur. Pablo Picasso,çizmiş olduğu o meşhur Guernica resmi için, bir sergisi sırasında kendisine, “Bu resmi siz mi yaptınız?” diye soran bir Alman generaline, “Hayır efendim, o resmi siz yaptınız!” cevabını vermiştir.

İşte bu köşe de öyle oldu sanırım.

Bu köşeyi ben değil Dünya’yı ateşe veren(ler ) yazdı-yazıyor.

Yani anlayacağınız bu köşe Ortadoğu’dan başka bir yer olmadı-olmuyor.

İşte bu yüzden bu köşe işgale uğrayan bir Filistin’dir.

Bu köşe Afganistan’dır. Çeçenistan’dır. Irak’tır. Somali’dir. Suriye’dir. 

Bu köşe kimsesiz kadınların figan yeridir. 

Küçük çocukların çığlığı, yaşlıların feryadı ve mazlumların mekânıdır bu köşe…

Bu köşe Cehennemin dibinden gelip Ortadoğu’yu ateşe verip masum çocukları odun olarak kullanana Alçak Amerika ve Siyonizm’e lanet yeridir.

Bu köşe zalimleri her zaman işaret parmağının menzilinde tutan ve yarınları bekleyen sessiz Müslümanların toplanma yeridir.

Bu köşe Müslümanlık kisvesi altında her türlü melaneti işleyenlerin ifşa edileceği bir alandır.

Bu köşe isyandır!

Bu köşeyi iman ışığında yazmayı çok istedim.

Çok denedim ama olmadı.

İşgal edilmiş ruhumun isyanını bastıramadım.

Ortadoğu’da her gün tecavüze uğrayan Müslüman kadınları görmezden gelip namussuzluk yapmadım-yapamazdım.

İşgal ve savaş açanlara karşı CİHAD edenleri eleştiren ve onlara hakaret eden zavallıları boş veremezdim.

Müslümanlar hiçbir ülkelerine tecavüz etmediği halde, bir karış topraklarına göz koymadıkları halde, ta uzaklardan gelip kendi çıkarları için tüm coğrafyamızı işgal eden, bu topraklarımızı ve namusumuzu korumak için karşı çıktığımızda da bizi terörist olarak ilan eden Siyonistleri ve onların yerli versiyonları ile mücadele etmekten vaz geçemedim-geçemezdim.

Bu yüzden Ortadoğu’da zülüm ve işgal devam ettikçe bu köşe de bir savaş alanı olmaya devam edecektir. 

Bu savaşı ben istemedim!