“Kor Ateş” anlamına gelen cemre her yıl şubat ayı sonunda önce havaya, sonra suya, son olarak da toprağa düşer.

Cemrenin düşüşü bahar’ın gelişine işaret eder.

Yeryüzünün kutlu bir bahara ne kadar da çok ihtiyacı var.

Sadece yeryüzünün de değil, hepimizin, tüm kalplerin, tüm gönüllerin.

İnsanlık uzun zamandır ağır bir kış mevsimini yaşıyor.

Bütün gözler bir bahar bekliyor.

Hemen şuracıkta yanımızda, yanı başımızda yüzbinlerce Suriyeli mazlum o kış mevsiminden en çok etkileyenlerin başında geliyor.

Yıllardır evlerinden barklarından uzak, derme çatma çadırlarda yaşıyor.

Ve kış en çok onları etkiliyor.

En çok onlar sevmiyor kış mevsimini.

Ve en çok onlar bekliyor baharı.

Birde yeryüzünde bulunan tüm hayvanat ve nebatat.

Bahar hayatın kendisidir çünkü.

Yeniden dirilme ve direniştir bahar.

Can verir toprağa.

Can verir kalplere ve gönüllere.

Dedim ya cemre baharın müjdecisidir.

Havaya, suya ve toprağa düştü şimdi.

Mazlum ve mağdurların kurtuluşuna vesile olsun bahar.