Bidayeti olan herşeyin nihayeti de var!
"Doğarız, yaşarız ve ölürüz"
Her canlı gibi, her yaratılan gibi sınırlı ve sayılıdır dünya serüvenimiz.
Son bir yıldan bu yana ölüm yaşamın bir parçası oldu. Salgın, çevremizdeki eş, dost, tanıdık birçok kişiyi kopardı hayattan.
Alışkanlıklarımız, korkularımız değişti.
Yaşam ve ölüm algılarımız farklılaştı.
Ölmek için yaşadığımızı iyice anlayıverdik.
Çok daha farklı komplo teorileriyle süslenmiş, ilginizi celbedecek birşeyler yazabilirdim!
Mesela: Covit19 hakkında çeşitli iddialar ortaya atıp farklı yorumlar yapabilirdim. Ancak tüm bunlar hakikat olsaydıda birşey değişmeyecekti.
"İnsanlar her zaman ölüyor"
Nev'i ve gerekçesi değişsede, ölümün hakikati değişmeyecek.
Birgün herhangi bir sebepten dolayı irtihal edeceğiz dar'ül bekaya..
Allah adil olandır ve hiçbirşey sebepsiz nüzul etmez. Her vaki olanda binbir hikmet saklıdır. İlletten rahmet, zilletten izzet çıkartır.
Herşeyin en doğrusunu O bilir.
Belki tüm bu illetlerin sebeplerinden biriside "Abd olana aczini bildirmek idi"
Bir yanımız iman ederken, isyan eden diğer yanımıza bir senkronizasyon ayarı veriyordu yüce yaradan..

Güce tapınan zavallılara gerçek Rabbin kim olduğunu hatırlatmak istemişti belki..
Zerresinden kürresine kadar dünya ile dolmuş, tek çıkış yolunu daha çok kazanmak, daha fazla nimet sahibi olmak ve tek gayesini kudretli olmaya hedeflemişlere, en önemli servetin "Sağlık ve huzur" olduğunu anlatmak istemişti belki..

Alışkanlıklarımız ve korkularımız değişti..
Evlerimize hapsolduk! Bankalarda harcayamadığımız paralar, evimizin önünde binemediğimiz arabalarımız var.

Oturmaya kıyamadığımız saray gibi evlerimiz hapishanemiz oldu.
Alışkanlıklarımız değişti. Allah, hiç ummadığımız bir zamanda, hayatın en hızlı akışında bizi gözle görülmeyen bir illet ile yavaşlattı.

Düşünmemizi, akletmemizi ve ölüm hakikatiyle yüzleşmemizi istedi belki..
Var olduğuna iman ettiğimiz ve namazın her rekatında ikrar ettiğimiz "Fatiha" suresini tefekkür etmemizi ve ahiret yurduyla hemhal olmamızı murad eyledi belki..

Dünya hayatının "Üçbeş günlük fasıldı" cihetinden, sadece ahiretin tarlası olduğunu bildirdi belki..
Allah, alışkanlıklarımızı zoraki değiştirdi! Çünki biz Kur'an'dan öğüt almadık yeterince. Onu okurken bile zihnimiz ve gönlümüz başka başka işlerle meşguldü..

Hayatımızda değil, yalnızca dilimizde ya da evimizin bir köşesinde asılıydı mukaddes emirler..
Şimdi bize düşen, hazır alışkanlıklarımız değişmişken ve göz göze gelmişken ölümle, yeniden iman etmek ve itikadımızı yeniden gözden geçirmek.

Allah'ın ayeti kerimede buyurduğu gibi "Ey iman edenler, iman ediniz"