<p>Emel Sayın sever misiniz? Ben çok severim. Gençlik yıllarımın en güzel hatıraları saklıdır şarkılarında, hele Tarık Akan ile çevirdiği aşk filmleri değişmez tercihimiz olurdu yazlık sinema salonlarında ve ailecek seyrederken kah ağlar, kah gülerdik… Güzel günlerdi.</p><p>Yol boyunca sanatçının bilboardları asılmış ve önümüzdeki günlerde şehrimizde bir konser verecekmiş.</p><p>Emel Sayın gibi büyük bir sanatçının burada bir konser verecek olması elbette güzel bir şey, eminim ki benim gibi on binlerce hayranı vardır şehrimizde. Bir yandan böyle düşünürken, diğer yandan başka şeylerde aklıma gelmiyor değil hani! Mesela, Emel Sayın ve benzeri sanatçıların burada bir konser vermesinin maliyeti nedir acaba? Diye sormadan edemediğim gibi, diğer yandan da “ elmayı seviyorum diye, kurdunu da sevmek zorunda mıyım”  diye bir söz takılıyor zihnime? Benim Emel Sayın’ı seviyor olmam şehrimizde yaşayan iki milyon insanında sevmesini gerektirir mi ki?</p><p>Eski Belediye Başkanı Sayın Asım Güzelbey’in musikişinas birisi olduğunu ve sanatçı dostu! Olduğunu bilmeyenimiz yoktur sanırım. Zira her hafta birkaç konser birden verilirdi Gazi şehrimizde. Madem sinema dedim aklıma bir hatıram geldi nakledeyim. 80’li yıllarda sinema sektörü krize girmiş ve bir “porno” furyası alıp yürümüştü, sinemacılar bu krizi aşmak için yeni bir model geliştirdiler, bir tellal bağırırdı sinemanın kapısında “ haydee bir bilete üç film birden”…</p><p>Belli ki Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın Fatma Şahin “sünneti asım’i” geleneğini devam ettiriyor. Hem sanatçıya hamilik yaparak, sanata büyük bir destek verirken, hem de, sevgili Gaziantep’lilerin sanat kültürlerine katkıda bulunmaktadır.</p><p>Haydi bakalım bir soru gelsin. “ sevgili Başkanım iki milyon nüfusu olan şehrimizde yaklaşık beş yüz bin Kürt kökenli vatandaşımız yaşamaktadır, bugüne kadar bu vatandaşlarımızın ana dillerinde türkü, şarkı söyleyen bir Kürt sanatçıyı şehrimize getirterek, bu vatandaşlarımızın da kültürlerine katkı yapmayı neden düşünmediniz”? Yoksa Kürt vatandaşlarımız ile ilgili bir frekans sorununuz mu var?</p><p>Haydi bir soru daha. “ Bulunduğumuz coğrafya itibarı ile tam da ateş topu olan bir bölgenin göbeğindeyiz. Halen, bütün sınırlarımızda savaş, kan ve gözyaşları devam etmekte iken ve Batılılar yeni bir haçlı seferi için hazırlık aşamasında iken, en önemlisi, İŞİD terör örgütü 49 konsolosluk görevlimizi elinde esir tutarken ve daha da önemlisi, ülkemizin dış politikası bu konu ile ilgili çaresiz bir bekleyiş içerisinde iken biz neyin kutlamasını yapacağız veya ne adına eğlenceler yapıp, dans edip göbekler atacağız”?</p><p>İşin ekonomik kısmına gelince Sayın Başkan bu nevi organizasyonlarınızı hangi şirket eliyle ve ne kadar ücret vererek gerçekleştiriyorsunuz? Her yıl çeşitli isimler altında gerçekleştirilen bu nevi eğlence organizasyonlarına harcanan paralar ne kadar tutuyor ve bununla ilgili halkın fikrini sordunuz mu? Şehrimizde hiçbir reel sorunu çözemediniz. Trafik hiç olmadığı kadar rezil, kentsel dönüşüm projeleri “hasan ali türküsü” oldu. Yüzlerce ailenin evlerini yıktınız, piyasa değerinin yarısı bile etmeyen fiyatlarla zorla ellerinden aldığınız arsalara yaptığınız “kartondan evlerinizi” piyasanın üzerinde satarak adeta müteahhitlere peşkeş çektiniz. Sosyal adalet noktasında yaptığınız hiçbir iyileştirme yok. Belediye bünyesinde çalıştırdığınız kadrolu işçiler “üç bin “ Tl maaş alırken, özel şirketlere taşeronluk vererek aynı işi yapan insanları “850” Tl ye sömürttünüz. Bu taşeron şirketlere milyonlar ödeyerek yeni “baron”lar ihdas eylediniz.</p><p>Emel Sayın geliyormuş şehrimize! Oh ne ala, Emel ablamızdan bir şarkı istiyorum. “onda bunda şundadır, şunda bunda ondadır, mavi boncuk kimdeyse, benim gönlüm ondadır” Bu şarkıyı büyük ve kudretli halk sever başkanımız Fatma hanıma hediye ediyorum. Lütfen kabul buyurun EKSELANLARI!</p>