Suriye konusunda herkes bir şeyler yazıp çizerken, emperyalist güçler güç denemesi anlayışı ile Müslüman kardeşlerimizi katletmeye devam ediyor. Her ne kadar yazıp çizsek, televizyonlara çıkıp saatlerce konuşsak nafile, hiçbir şey Rusya ve ABD yi durdurmaya yetmeyecek. Kendilerince uydurdukları safsatalar ile tüm dünyayı kandırmaya devam edecekler. İşid veya Deaş bahanesi ile sürdürdükleri operasyonlarda, sivil halkı katletmekten başka yaptıkları hiçbir icraat yok. Çünkü ölen insanlar Müslüman, emperyalist güçler için öldürülen her bir Müslüman onlar için kazanılmış bir zafer. Onlarda hala haçlı ruhu depreşerek devam etmekte. Şer odak bayraklarının bir arada dalgalandığı coğrafya Suriye. Haritaya baktığımızda hatta gidip canlı olarak görenlerde, Esed’ in,iran’ın,Rusya’nın,ABD’nin,PYD’nin,DEAŞ’ın,tüm bayrakların bir arada dalgalandığını söylemekte.Bu bir iddia değil, herkes tarafında bilinen bir gerçek.Bugün  Yaşanmakta olanlar geçmişte de yaşandı. Bu millet parçalara bölündü. Binleri bulan insan öldü. Ölen binlerin acılarını sadece aileleri yaşadı ve hâlâ yaşanıyor. Şimdi benzer olaylar yaşanıyor. Olaylar tam da geçmişin birer kopyası.

Emperyalizm ayrıntılarda gezinir. Tıpkı şeytan gibi. İnsanların zaaflarını kollar. Bu hemen her insanda var. Ancak kendini kollayabilen, denetleyebilen, bilinçle var olanlar sakınabilirler.Maalesef Müslümanlar kendilerini sakındıramadılar.

Suriye de bulunan emperyalist ülkelerin düşmanı Esad değil. Peki, bunların gerçek düşmanı DAEŞ mi? Eğer gerçek düşman DAEŞ olsaydı, böyle topyekûn bir gücün saldırısı karşısında DAEŞ’in esamesi bile okunmazdı. Oysa ortada bir türlü yenilemeyen, eli Avrupa’ya kadar uzanmış(!) bir örgüt var. Hatta kökleri o kadar uzamış ki İsrail ve ABD ile petrol ticareti yapacak kadar güçlü bir yapıya bürünmüş.

 Kendi kurdukları paravan örgütler ile(Deaş,pyd,dhkpc… vb.)Esed ve yönetimini ayakta tutmak için her türlü kepazeliği yapmaktadırlar. Büyük karmaşanın tam da ortasındayız. Gerilimi tırmandıran, olayları hızlandıran kukla çıkarcılar bu karmaşada söz sahibi gibi. Emperyalizmin yapamadıklarını onlar adına paravan örgütler yapıyor.

İslam coğrafyası emperyalistlerin kurduğu tuzaklar ve çıkardıkları savaşlar ile kan ağlıyor. Bunu her fırsatta söylüyoruz. Suriye`de devam eden iç savaşta yüz binlerce insan hayatını kaybederken, milyonlarca insan topraklarını terk etmek zorunda kaldı. Binlerce çocuk bombalar altında parçalanıp can verirken,  kadınlar dul, çocuklar yetim kalmaya devam ediyor. Suriye`de akan kanın durmaması için Amerika ve emperyalistler planlarını uygulamaya devam ediyor. Işid bahanesi ile sivil insanları vuran ve Esad`a karşı savaşan muhalifleri bombalayan Amerika, Suriye`de askerlerini sokup kara operasyonu yapmaktan çekindiği için kendisi için savaşan yapılar ile işbirliği yapıyor. Suriye`deki Kürtleri kıskaca alan Amerika, onlara alan açıp kendi çıkarları için kullanıyor.

Amerika ile işbirliğini gizlemeyen Pkk-Pyd Kürt gençlerini Amerika`nın çıkarları ve stratejileri için ölüme gönderiyor. Böyle bir strateji izlenerek Kürtler yalnızlaştırılırken etrafı düşmanlarla çevriliyor. Amerika bu oyunu her yerde oynuyor. Önce kendi çıkarlarına hizmet edecek grupları destekliyor ve sonra işi bittikten sonra yüz üstü bırakıyor. Suriye`de Obama`nın şimdi en iyi müttefikimiz dediği bu yapıları kullandıktan sonra onları yaktığı ateşin içinde yalnız bırakacak. Çünkü Amerika kendi çıkarları için herkesi kullanıp işi bitince her zaman bunu yapıyor.

Oynanan bu oyunlar neticesinde orta doğu paramparça olmuş, kan gölü haline gelmiştir. Karaya vuran balinalar için dünyayı ayağa kaldıran insanlık, sahillere vuran Aylan bebekler için sessiz kalmaktadır. Müslümanların bir an önce, ‘sen, ben, o ‘  demeyi bırakmalı bir duvarın tuğlaları gibi ümmet olduğunu, dünyaya haykırmaları gerekmektedir. Yoksa bu emperyalist güçler tüm İslam âlemini yutacak.