GAÜN İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nde düzenlenen etkinlikte konuşan Rektör Prof. Dr. Arif Özaydın, 15 Temmuz hain darbe girişimi gibi hadiselerin yaşanmaması için gençlerin bilinçlendirmesi gerektiğini vurgulayarak, bir an olsun FETÖ ile mücadelede tereddüt göstermeyeceklerinin altını çizdi. Prof. Dr. Arif Özaydın, '15 Temmuz ve benzeri darbelerin özellikle genç nesillerin zihin dünyasında canlı tutulmasına ihtiyaç var. Toplumsal bilinç ve şuur duyguları gelişirse ileriki aşamalarda en azından toplum kendine, vatanında, milletine ve milletin değerlerine daha fazla sahip çıkabilir, görebilir ve adım atabilir' şeklinde konuştu.

Panelin Moderatörü İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yakup Bulut, 15 Temmuz Hain darbe girişiminin ekonomik ve siyasal yansımalarına değinerek, Türkiye darbeler sonucunda büyük acılar yaşadığını söyledi. Prof. Dr. Bulut sözlerine şöyle devam etti: '15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin toplum tarafından püskürtülmesi önemli bir başarı olmakla beraber sosyal, kültürel ve siyasal boyutlarının hala toplumda yaşatmış oldukları travmalar görülüyor. Öz değerlerimiz olan cemaat, imam ve kardeşlik kavramlar belli bir grubun patentinde olan kavramlar değil, İslam'ın özünde var. İnsanlar bu kavramları kullanmaktan korkmaya başladı. Kötü niyetli olan bir takım komitelerde bu tür durumları fırsat bilerek hak yolunda vatanına hizmet etmek isteyen kesimleri de zan altında bırakıyor. Bütün bunlar toplumda travmalar yaşattı. Bu tür kalkışmaların veya darbelerin belli bir zaman diliminde yapıldı ve bitti diyemiyorsunuz. Darbelerin etkileri uzun süre devam edebilir.'

15 Temmuz darbe girişiminin sosyolojik boyutunu anlatan Prof. Dr. İbrahim Halil Ekşi, '15 Temmuz hain darbe girişiminin arkasında papanın başlatmış olduğu dinler arası diyalog süreci var. Dinler arası diyalog İtalya'da papanın başlatmış olduğu yaklaşık 150 yıllık bir hesap. Bu misyonun arkasında misyonerlik var. Yine darbe girişiminin içerisinde dış güçler dediğimiz kuvvetlerde var. Dinler arası diyalog hadisesinden hareketle esasında toplumun milli değerleriyle oynanmış durumda' ifadelerini kullandı.

FETÖ 15 Temmuz hain darbe girişiminin ülke ekonomisine faturasının ağır olduğunu dile getiren Prof. Dr. Berna Balcı İzgi, 15 Temmuz darbe girişiminin ekonomik boyutunu değerlendirdi. Darbe girişiminin yabancı Yatırımcı algısı başta olmak üzere iktisadi performansı olumsuz etkilediğini söyleyerek yaşanan olumsuzluklara rağmen, devletin yerli ve milli hamlelerle ihracata yönelik ciddi yatırımların olduğunu ifade etti.

Doç. Dr. M. Fatih Buğan ise, 'Bir olay gerçekleştiğinde olaya takiben zincirleme başka reaksiyonlar gerçekleşebiliyor. Bir olayın etkisi diye gördüğümüz bazı şeyler başka şeylerinde etkisiyle farklı yöne everilebiliyor. Darbe girişiminin sonrasında ülkeye yabancı sermaye girişinin ve turist sayısında azalma ve yatırım ikliminin bozulmuş olması kısa vadede ortaya çıkan ekonomik gelişmelerin darbe girişiminin direk olmasa da dolaylı olarak yine darbe ilintili olduğunu söyleyebiliriz' dedi.

Dr. Öğr. Üyesi Mesut Şöhret de ana akım batı medyasının 15 Temmuz hain darbe girişiminde duruşunu eleştirerek şunları aktardı: Batılı ülkelerin 15 Temmuz darbe girişimine verdikleri tepki bir kez daha göstermiştir ki batılı ülkelerin batı dışı dünyadaki ülkelere bakışındaki sorunlar devam etmektedir. Batılı devletler, menfaatlerine karşı gördükleri bütün ülkelerin yönetimlerini sorunlu ilan ederek iktidarı değiştirme yoluna gitmektedirler.'