Abdullah ibni Amr(r.a) anlatıyor: Resulullah(s.a.v) efendimize,

– “En efdal insan kimdir?” diye sorulmuştu.
– “Kalbi mahmüm (pak), dili doğru sözlü olan herkes” buyurdular.
Ashab:
– “Doğru sözlülüğün ne demek olduğunu biliyoruz. Mahmümu’l-kalb ne demektir?” diye sordu.
– “(Mahmüm kalb), Allah’tan korkan tertemiz kalptir, içinde günah yoktur, zulüm yoktur, kin yoktur, hased yoktur” buyurdular.”

Ebu Musa El Eş'ari(r.a) şöyle demiştir: “Ya Resulallah! Müslümanların hangisi efdaldir? diye soruldu. “Müslümanlar; dilinden, elinden insanların selamette olduğu kimsedir.” cevabını verdiler.

Ebu Hureyre(r.a) anlatıyor: Resulullah(s.a.v) buyurdular ki Ebu Hureyre, vera sahibi ol (harama götürme şüphesi olan şeylerden kaçın) ki, insanların Allah'a en iyi kulluk edeni olasın! Kanaatkarlığı esas al ki, insanların Allah'a en iyi şükredeni olasın.  Nefsin için sevdiğini insanlar içinde sev ki, (kamil) mümin olasın. Sana komşu olanlara iyi komşuluk et ki, (kamil bir) Müslüman olasın.  Gülmeyi az yap, zira çok gülmek kalbi öldürür.”

Ebu Zer(r.a) anlatıyor: Resulullah(s.a.v) efendimiz buyurdular ki: “Tedbir gibi akıl yoktur. Sakınmak gibi vera yoktur. İyi huy gibi itibar vesilesi yoktur.

Ebu Zer(r.a) anlatıyor: Resulullah buyurdular ki: “Ben bir kelime(ayet) biliyorum. Eğer insanların hepsi onu tutsaydılar hepsine kafi gelirdi. Ashab: “Ey Allah’ın Resulü, bu hangi ayettir?” dediler.  Resulullah: “Ve kim Allah’tan korkarsa, Allah o kimseye (darlıktan genişliğe) bir çıkış yolu ihsan eder.(Talak Suresi 2) ayetini okudu.