ABD’nin Kudüs’e Büyükelçiliği’ni taşımasına onlarca genç canlarını vererek direnmeye çalıştı. Dünyadaki diğer İslam ülkeleri ise açıklama, kınama, endişeyle karşılamadan öteye geçememiştir.Filistin halkı ödeyebilecekleri en büyük bedeli canlarını vererek ödüyorlar.Onlar tüm Müslümanların,sözde Müslüman ülkelerinin namusu ve şerefi için canlarını ortaya koyuyorlar.

İsrail, Filistin topraklarını işgal ettiği günden şimdiye kadar özellikle Filistin halkına karşı yaptığı zulüm ve katliamlar, herkesin malumudur. Yıllarca silahsız ve masum Filistinli Müslüman kardeşlerimize çeşitli acılar çektirerek Dünya nın gözü önünde soykırıma varan çeşitli bombalar kullanmış ve kullanmaya da devam ediyor. Gazze şeridini hayalet şehre çevirmiştir. Yaklaşık 1450 yıldan beri İslam düşmanı olan batıl, ikiyüzlü, gerici, ırkçı ve sinsi batı, terörist devlet İsraile karşı sessizliğini korumakla beraber alttan destek vermekte ve içinden sevinç çığlıkları atmaktadır.

Bütün bu vahşete karşı İslam dünyası ne yapıyor? Türkiyenin dışında hiçbir ülkeden konuyla ilgili ses çıkaran yok. Arap dünyası batı, Amerika ve Siyonizm tarafından sindirilmiş yâda Arapların yöneticileri bunlar tarafından satın alınmış kukla ve maşalarıdır. Böyle olunca da Ümmetin birlik ve beraberliği bozulmuş oluyor. Onların, İslam düşmanlarının istedikleri de böl parçala taktiği tam yerini bulmuş. Şimdi düşünelim namus gibi dinin bir erkânı olan Mukaddesatı Yahudi tarafından saldırıya uğrayacak, Müslümanlar mabedin içerisine alınmayacak, kendi toprağına başkası gelip konacak, fakat Müslümanlardan resmi kanallardan ses çıkmayacak. Ey vah ne hallere düşmüş bu millet.

Kudüs, İsrail’in güçlü olması yüzünde değil, İslam ülkelerinin ve Müslümanların korkak, pısırık, basiretsiz ve ve kukla rejimler yüzünden esir.

İslam İşbirliği Teşkilatı’nın bir kere samimi ve dürüst olması gerekiyor. İslam İşbirliği Teşkilatı Kudüs için kuruldu. Müslümanlar’ın bir güç merkezi olsun diye adım atıldı. Burada samimi kararların alınması lazım. Fakat hiçbir zaman Müslümanların çıkar ve menfaatine karar alınmadığı gibi tam aksine ABD ve uşaklarının maskarası oldu. Kudüs’ün İsrail’in başkenti olmasın diye oy kullanan ülkelerin sesleri niye çıkmıyor.. Neden aldıkları kararın arkasında durmuyorlar ve ne den tüm dünyaya meydan okuyan ABD ve bir avuç onun yaltakçılarına haddini bildirmiyorlar. Bırakın ses çıkarmalarını Filistin’i devlet olarak bile tanımıyorlar.

Eğer işgal ve zulme uğrayan ülke Filistin değil de, İsrail veya başka bir Avrupa ülkesi olsaydı durum aynı olurmuydu. Elbette olmazdı bunu herkes biliyor. Müslüman’ın kanı, canı, malı, vatanı bu kadar mı değersiz. Müslümanlar sıranın kendilerine gelmesinimi bekliyorlar. ABD ve İsrail açık açık Müslümanlara savaş ilan etmişken biz neyden kaçıyor ve korkuyoruz. Hâlbuki korkaklık müslümanda değil kâfirde olması gerekir. Eğer Müslümanlar kâfirlerin kalbine korku salamıyorsa, o zaman imanlarını kontrol etsinler.