Rabbimiz göndermiş olduğu Kur’an-ı Kerim’i bakara suresinin ilk ayetlerinde şu şekilde anlatmaktadır. “İşte bu kitap, kendisinde hiç şüphe yoktur, insan aklını şüpheye düşürebilecek hiçbir çelişki, eğrilik, tutarsızlık yoktur onda. Öyleyse, gönlünü aç ve onu içtenlikle oku; okudukça göreceksin ki, bu sözler yüce Yaratıcıdan gelen hakikatin ta kendisidir.

Fakat bu kitap, kötülüğü, çirkinliği tercih eden kimseler için değil; her türlü fenalıktan titizlikle sakınan, doğruya ve güzelliğe ulaşmayı arzu eden o takva sahipleri için bir kılavuz, bir yol gösterici, bir hidayettir. Şu hâlde, tüm insanlığa doğru yolu gösteren bu kitap, ancak takva sahiplerini hedefe ulaştıracaktır. (Bakara Suresi 2.Ayet)

Bir şahit, bir müjdeci ve cehennem azabını haber veren bir nezir olarak gönderilen o kutlu nebi, Kuran-ı Kerim’e neden sarılmamız gerektiği hakkında sahabe efendilerimizden gelen şu haber ile bizlere nasihatini yapmaktadır.


El-Haris El-Aver (r.a) anlatıyor; “Mescide uğradım. İnsanların boş konuşmalara daldıklarını gördüm. Hz Ali(r.a)'ya gelerek durumu haber verdim.

- Gerçekten böyle mi yapıyorlar. Bu durumdalar öyle mi? Dedi.

- “Evet” deyince

-Resulullah(s.a.v) efendimizin şöyle buyurduğunu duydum. “İleride fitneler olacaktır”

-Peki, ondan Kurtuluş, çıkış nasıl olabilir, Ey Allah'ın Resulü? Diye sordum. Şöyle buyurdu;

- Allah'ın kitabına sarılmakla.  Çünkü onda sizden önceki toplumların ibretli, kulluğa yöneltici dersleri, sizden sonra olacakların haberleri, duyurusu vardır.

O Kur'an'ın bilgisinin tamamı önemli, kulluğa yarayışlıdır. Kesinlikle içinde lüzumsuz, anlamsız ve maksatsız bir söz yoktur.

Kim onu akılsızlığından, kafasızlığından dolayı terk ederse Allah onun belini kırar. Öyle dünya yükleri verir ki işi biter, ahirette de hesap onu yere yıkar.

Kim hidayeti başka yerde ararsa Allah onu saptırır, yoldan çıkarır.

O Kur’an, Allah'ın sapasağlam kurtarıcı ipidir. O, insan için gerekli mana derinliklerine sahip zikir ve gündemdir.

O, tam hedefe götüren dosdoğru yoldur.

O, kendisine uyulduğunda arzuların yanılmadığı, sapmadığı, O, konuşulduğunda, onunla konuşulduğunda dillerin yalan şeyler söylemediği,  alimlerin doymadığı, çok okumakla eskimeyen, cazibesini yitirmeyen, okuma hevesi geçmeyen, harikuladeliği, şaşırtıcı gerçekleri tükenmeyen bir kitaptır.

O cinlerin işitip de şöyle dediği kitaptır; “Gerçekten biz, doğru yola ileten fevkalade güzel bir Kur'an dinledik ve ona iman ettik, kim ondan bir haber getirirse, doğru söylemiş olur. Kim onunla amel ederse, uygularsa ecir alır, mükafat bulur. Kim onunla hükmede, karar verirse adil olur. Kim insanları ona davet eder, çağırırsa doğru yola, Cennet yoluna iletmiş olur.”

Ey Haris El-Aver bu öğütleri dinle, kulağına küpe olsun.(Tirmizi)

Rabbim kendisinden gelen mesajları ve nebisinin bu nasihatlerini anlayıp, yaşayanlardan eylesin.

Selametle…