İnsanoğlu, imtihan diyarı olan fani hayatta ecelin vuku bulmasıyla dünya hayatının son durağına varmakta ve toprağa gömülmeye mahkûm olmaktadır. Kabristanlar,  hayatlarını tüketen anne, baba, kardeş, eş, çocuk, dost ve arkadaş adresleri ile doludur. Şu kısacık dünya hayatında bütün yolların çıkış noktası kabirdir.

 Rabbimiz ayeti kerimelerinde şöyle buyurmaktadır. “O Allah ki, hanginiz daha güzel işler yapacak diye sizi imtihan etmek için ölümü ve her iki âlemde hayatı yaratmıştır.”(Mülk Suresi 2.Ayet)

Her nefis ölümü tadacaktır. Sizi bir imtihan olarak kötülük ve iyilikle deneyeceğiz. Hepiniz de sonunda bize döndürüleceksiniz. (Enbiya Suresi 35.Ayet)

Ayeti kerimeyle; can verilen her varlığın ölümü tadacağı bildirilmektedir. Ancak, dünya hayatının bir imtihan olduğu hatırlatılmakta ve hayatın anlamını iyi kavrayarak yaratılış gayesine uygun yaşayanların ise ahireti kazanacağı anlaşılmaktadır. Allah(c.c)’nun biz âdemoğlunun yeteneklerini açığa çıkarmak ve olgunluk mertebelerinde yücelmesini sağlamak üzere, bazen hastalık, fakirlik, deprem gibi kötülük saydığımız şeylerle ve bazen de sıhhat, zenginlik, güç, başarı gibi iyilik kabul ettiğimiz şeylerle sınayarak imtihan edilip kendisine döndürüleceğimizi bildirmektedir.

Resulullah (sav) efendimiz bir hadisi şeriflerinde; “Bütün zevkleri kökünden yok eden ölümü çokça hatırlayınız!” buyurmaktadır. (Tirmizi)

Rabbimiz sevdiklerimize takdiri ilahi gereği ölümü yaşatmakla bizlerden de ölüm tefekkürü beklemektedir. Ölüm tefekkürü ölüm gelmeden ölümü hatırlamaktır. Ölüm tefekkürü İnsanoğlunu hesap gününe hazırlamaktır. Nasıl bir güne hazırlanmak olduğunu Rabbimiz Enbiya suresi 47. Ayetinde şu şekilde bildirmiştir. “Hesap günü, adâlet terazilerini kuracağız ve hiç kimseye en ufak bir haksızlık yapılmayacak. Öyle ki, yapılan her iyilik veya kötülük incir çekirdeği kadar küçük bile olsa, onu dahî hesaba katacağız. Hesap görmek için, Biz elbette yeteriz.”

Ağız tadını bozan ölümü çokça hatırlayarak; nefsimizi dizginlemeli, kabir azabını düşünmeli ve adaletin tam olarak uygulanacağı hiçbir arka çıkanın ve destekçinin olmadığı o güne yeterli birikim yapmalıyız. İmtihan için verilen dünya malına vermemiz gereken değeri tekrar düşünmeliyiz. Buz satan adamın “sermayesi eriyen bu adama merhamet ediniz” haykırışını tükenmekte olan kendi ömür sermayemiz olarak düşünmeli ve hiçbir zamanımızı boşa geçirmeden idrak etmekte olduğumuz ramazan günlerini de fırsat bilerek; kabir ve hesap günü için hazırlık yapmalıyız.

Allah’ım! Bizleri yolunda eylesin ve yolunda öldürsün. Âmin.

Selametle…