Whatsapp, günümüzde insanların en fazla kullandığı mobil cihaz aplikasyonlarından birisi, Facebook ise geçmişten günümüze uzun yıllardır varlığını kararlılıkla sürdüren ve bu kararlılığını da koruyan bir sosyal medya platformu olarak insanların aklına kazınmıştır. Önceki süreçte birbirinden ayrı olan bu iki şirket daha sonraki süreçte birleşmiş ve Whatsapp da Facebook şirket grubunun içine dahil edilerek, aynı şirketin bünyesi altına alınmıştır. Geçtiğimiz dönemde Whatsapp’ın kullanıcı verilerini depoladığı ortaya çıkmış ve yaşanan bu olay o dönemde oldukça dikkat çekerek her yerde gündeme gelmişti.

Günümüze gelindiğinde ise Whatsapp kullanıcılarına ait olan depoladığı verileri Facebook ile paylaşacağını duyurdu. Kullanıcılarına ise bu veri paylaşımı kabul etmemeleri durumunda Whatsapp kullanımını kapatacağını bildirdi. Bunun üzerine Whatsapp ve Facebook tekrar gündeme geldi. Bu iki şirketin arasında yaşanacak olan veri aktarımı birçok insanı tedirgin etti. Çünkü Whatsapp kullanıcılarının telefonunda bulunan bütün verilere son derece rahat bir şekilde erişen ve bununla birlikte bu verileri depolayan bir aplikasyon.

Bunun sonucunda birçok insan bu durumdan tedirgin olarak, verilerinin Facebook ile paylaşılmasının yanlış olduğu görüşünü savunuyor. Peki, Whatsapp ile Facebook arasında yapılan bu veri aktarımı anlaşmasının sebebi ne? Birçok insan bu anlamda farklı görüşlere sahip, bazı insanlar bunun sebebini veri satışı olarak görse de bir diğer kesim de bilginin bir güç yaratabileceği görüşünü savunuyor. Bu bağlamda bu iki sebebi de ayrı ayrı ele alacağız. Öncelikle veri satışı sebebini ele alalım. Veri satışı birçok şirket için son derece önemli bir yere sahip. Bunun sebebi ise reklamlar, Whatsapp üzerinden elde edilen veriler kullanıcıların hangi internet sitesine girip, hangi ürüne baktığını dahi gösteriyor. Bu sebeple, veri satışı özellikle reklam şirketleri için son derece önemli.

Bunun nedeni ise kişiye özel nokta atışı reklamları kullanıcıların önüne getirerek, ufak tefek manipülasyonlar ile şirketlerin kar edebilmesi. Bir diğer kesim ise verilerin kullanıcıların bilgilerini içermesi ve bilginin de günümüzde gücü beraberinde getirmesidir. Bu görüşü savunan insanlar da kendi çapında haklı, bunun sebebi ise gerçekten günümüzde bilginin gücü de beraberinde getirmesi.

Bir insan ya da herhangi bir şirket ne kadar çok bilgiye sahipse bu bilgiler o şirket ya da insanı bir o kadar güçlü kılıyor ve bu doğrultuda ise piyasada daha fazla tutunmasına hatta vazgeçilmez bir yer edinmesine vesile oluyor. Bir şirket piyasasında ne kadar vazgeçilmez olursa da bir o çok para kazanıyor. Sonuç olarak bu iki farklı görüşün bir ortak noktası mevcut. Bu ortak nokta ise para, konu para olduğu müddetçe insanların kişisel verilerinin ya da buna benzer herhangi bir şeyin hiçbir önemi kalmıyor. Tamamen para üzerine kurulu olan günümüz dünyası da bunun en büyük örneği olarak karşımıza çıkıyor.