Empati veya eş duyum, bir başkasının duygularını, içinde bulunduğu durum ya da davranışlarındaki motivasyonu anlamak ve içselleştirmek demektir. Kendi duygularını başka nesnelere yansıtmak anlamında da kullanılır.
Empati kavramı bazı bölgelerde kendini iyiden iyiye hissettirirken, bazı bölgelerde ise sadece bir kelimeden ibaret kalabiliyor. Avrupa ülkeleri başta olmak üzere ülkelerin geneli bu olgu doğrultusunda ve kelimenin anlam haznesinin verdiği bilgi ile bu kelimeyi kendi hayatlarında bir hazine misali ceplerinde taşımaktadırlar.
Ülkemizde empati kavramı genel anlamda yerleşmediği kanısında olanlardan biri olarak bu olgunun insanlarımızda sadece bir kelimeden ibaret kaldığını düşünüyorum.
Örnek göstermek gerekirsek, bildiğiniz üzere Ramazan ayındayız bu aralar, doğal olarak da insanlarımızın geneli oruçlu olarak geçiriyorlar vakitlerinin büyük bir bölümünü. Oruç tutan insanlarımızın bedenen ve ruhen ne durumda olduklarını az çok tahmin edebiliyoruz. Birazcık realist olmak gerekirse işte empati kavramı burada devreye giriyor.
Oruç tutmayan birinin, oruç tutan bir insanın ne durumda olduğunu, nasıl bir ruh hali içinde olduğunu ve olumsuz bir durumda oruçlu kişinin nasıl bir davranış sergileyeceğini az çok tahmin edebildiğini düşünüyorum. Empati kavramı oruçlu olmayan insana bence burada bir farkındalık uyandırarak, karşısında oruçlu bir insanın olduğunu düşünerek 'empati aksiyonunu harekete geçirerek' hal ve hareketlerine biraz çeki düzen vermesi gerektiği kanaatindeyim. Yediği yemeği, içtiği suyu açıktan değilde, gizliden içmesi bence empati kavramanın taçlandığı noktadır. Aklıselim olan, kendini bilen, düşünceli bir insanın yapması gereken altın kurallardan bir tanesidir.
Çağımız insanına bakıyorum da medeniyet adı altında empati kelimesini sadece aklına geldiğinde basit bir kelime olarak kullandığı apaçık ortadır. Lafa gelince ben düşünceli bir mizaca sahip bir bireyim diyen kişizadeler, madem sen düşünceli bir bireysen neden o zaman empati kurmuyorsun? Oruç tutmaya bilirsin! Nasıl ki oruç tutan kişi senin oruç tutmamana saygı duyuyorsa eğer, sende oruç tutana saygı duyacaksın! Yediğini, içtiğini açıktan değil, gizliden yapacaksın.
Yazıma burada son verirken, büyüklerimizin atıfta bulunduğu çok güzel bir söz ile siz değerli okurlarıma veda ediyorum. 'Ar damarı çatlamış insana ne desen nafile etmez!'
