Sonbahar ayları yaz ile kış arasındaki geçiş ayları olması sebebiyle insan vücudu için son derece önemli aylardır. Bu aylar süresince insanın vücuduna son derece dikkat etmesi ve güneş ısısını kaybederken insanın kendisini kaybetmemesi gerekir. Aksi takdirde, bu aylarda bolca görülen salgın hastalıklar ile uğraşmak durumunda kalınabilir.

Havanın soğuması, günlerin kısalması ve bilhassa güneşin artık ısısını yitiriyor olması insan vücudunda daha fazla enerji kaybına ve enerji ihtiyacının artmasına sebep olmaktadır. Bu enerji ihtiyacını giderecek olan bazı yiyecek ve içecekler ve bazı davranışlar mevcut. Yeterli miktarda uyku, spor ve bitkisel yiyecek ve içecekler bu aylarda insanlara enerji sağladığı düşünülen şeyler arasında yer almaktadır.

Sonbahar Salgın Hastalık Mevsimi

Genellikle eylül, ekim ve kasım aylarında (sonbahar) yaz ile kış arasındaki geçiş ayları olması sebebiyle birçok salgın hastalık görülmektedir. Bu hastalıklar nezle ve grip salgını olarak örneklendirilebilir. Bu salgın hastalıkların temel sebepleri ise insanların vücutlarına dikkat etmemeleri ve kendilerini yeteri kadar korumamalarıdır. Böylesi bir durumda ise salgın hastalıkların bu dönemde artması kaçınılmaz bir durum haline gelmiştir.

Güneş ışınlarının artık yeteri kadar ısı yaymaması, Havaların çok fazla değişken olmasından kaynaklı insanların ince mi yoksa kalın mı giyinecekleri konusunda kararsız kalıp yanlış seçimlerde bulunmaları, bu ani hava değişimlerinin insan bünyesini zayıflatması, düzensiz uyku ve spora zaman ayırılmaması gibi sebepler bu salgın hastalıkların büyük kitlelere yayılmasını kolay hale getirmektedir.

Tüketilmesi Gereken Besinler

Sonbahar aylarında dikkat edilmesi gereken bir diğer konu ise yeterli miktarda ve düzenli bir şekilde beslenme. Düzensiz bir beslenme programı ile salgın hastalıklardan kaçmak mümkün değildir. Bunun yanı sıra sadece düzenli bir beslenme programı uygulamak da tek başına yeterli olmayacaktır.

Düzenli beslenmek ve bitkisel içecekler tüketmek salgın hastalıklara kapılmamak adına atılması gereken önemli bir adımdır. Örneğin, su tüketimini artırmak son derece önemli bir olay, yeterli miktarda su tüketilmemesi vücudun zayıflamasına ve salgın hastalıklara kapılma ihtimalinin artmasına neden olacaktır.  Bu sebeple doktor tavsiyesi doğrultusunda günde en az 2 litre su tüketilmesi gerekmektedir. Meyve tüketiminin artırılması da insan vücudunu salgın hastalıklardan koruyan bir diğer olaydır.

Özellikle potasyum açısından zengin olan meyveleri tüketmek konusunda gayret gösterilmesi hasta olmamak adına yapılması gereken şeylerden bir diğeridir. Bir diğer tüketilmesi gereken besinler ise ceviz, badem ve fındıktır. Bu besinler magnezyum açısından zengin oldukları için insan vücudunun direncinin artmasına ve zinde bir vücut için gerekli enerjinin sağlanmasına yardımcı olacaktır.

Sonbahar aylarında insanları zinde tutacak olan bir diğer besin ise bitkisel içeceklerdir. Ihlamur ve adaçayı gibi bu içeceklerin her gün tüketilmesi vücuda enerji ve zindelik katacaktır. Son olarak ise daha sağlıklı doğal yiyeceklere yönelmek, süt, peynir, yoğurt gibi ve kepekli besinler tüketilmesi yine insan vücudu için salgın hastalıklara karşı bir kalkan oluşturacak ve zinde bir vücut oluşumunu sağlayacaktır.

Sporun Önemi

Sporun insan vücudunu sadece fiziksel olarak değil bağışıklık sistemini de güçlendirerek hastalıklara karşı da bir kalkan oluşturduğu kanıtlamış bir gerçektir. Havalar serinlediği için yazın sıcak günlerine göre daha kolay olan spor eylemi vücutta endorfin hormonunu salgılatarak insanlara bir yandan mutluluk, diğer yandan ise enerji ve zinde bir vücut sağlar. Yapılan egzersizler çok ufak çaplı dahi olsa hem kas kütlesi gelişimini hem de güçlü bir bağışıklık sistemini oluşturacaktır.

Sonbahar mevsiminde yapılması önerilen egzersizler arasında, her gün en az yarım saat yürüyüş yapmak yer alıyor. Bu yürüyüş hormonal dengeyi sağlayarak metabolizmayı hızlandırıyor. Bunun haricinde bisiklete binme ve yüzme gibi spor dalları da bu aylarda vücuda katkısı yadsınamaz derecede önemli. Spor yapmak, en azından ufak tefek egzersizler ve esneme hareketleri vücuttaki yorgunluğu atarak zinde bir vücut sağlayacaktır.

Bunların yanı sıra doğa yürüyüşleri ve kampçılık gibi sporlarla da hem doğa ile iç içe olup hem de yeterli miktarda oksijen tüketimi ile vücut için gerekli enerji ve zindelik oluşturulabilir.

Sosyal Yaşantı ve Uyku Düzeni

Her ne kadar düzenli beslenme ve spor salgın hastalıklara karşı vücudu korusa da tam olarak etkili değillerdir. Bahsettiğimiz bu üç başlıkta tek başına hiçbir zaman tam olarak koruma sağlamayacaktır. Salgın hastalıklardan yeterli düzeyde korunmak ve sonbahar mevsimini zinde geçirmek için spor ve düzenli beslenmenin yanı sıra sosyal hayattan kopmamak ve uyku düzeninden şaşmamak gerekir.

Hava değişiminin çok ani yaşandığı bu aylarda insanlar ani hava değişimlerinden psikolojik olarak da etkilenir. Bu etkilenme sonucunda kendini eve kapatma ve depresyon gibi sonuçlar doğabilir. Bu tür durumlarda sürekli evde olmak ve psikolojik olarak bitkin durumda olmak aynı zamanda vücudun bağışıklık sistemini zayıflatır.

Bununla birlikte uyku düzeni bozukluğu da başlar ve uykusuzluk bağışıklık sisteminin zayıflamasında çok büyük bir rol oynamaktadır hem depresyon halinde olup hem de uykusuz bir durumda olmak vücudu son derece yorgun ve bitkin düşürecektir. Kendini eve kapatmak ve yeteri kadar oksijen tüketmemek ise bunları destekleyerek salgın hastalıklara ve yorgunluğa sebep olacaktır.

Bu sebeple özellikle sonbahar aylarında sosyal hayattan kopmamak, özellikle doğaya çıkıp yeterli miktarda oksijen tüketmek ve düzenli bir şekilde uyumak gerekmektedir. Bahsettiğimiz bu üç başlıktaki bütün şeyler eksiksiz uygulandığı takdirde salgın hastalıklardan korunacak ve vücudu enerjik ve zinde bir sonbahar mevsimi geçirilecektir.