Antalya'da bir sivil toplum kuruluşunun (STK) tiyatro grubunda yer aldığı dönemde, tiyatro yönetmeni tarafından sistematik cinsel istismara uğradığını öne süren Y.E.'nin şikâyetiyle açılan davanın ikinci duruşması görüldü. Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde geniş güvenlik önlemleri altında yapılan duruşmayı kadın ve çocuk hakları savunucuları ile Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği temsilcileri de izledi.
Sanık Ü.Z.A., "çocuğun nitelikli cinsel istismarı" ve "cebir, tehdit veya hile ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlamalarıyla yargılanıyor. İlk duruşmada mağdur Y.E., SEGBİS aracılığıyla verdiği ifadede sanığın kendisini şiirler ve yazılarla etkisi altına aldığını, ardından sistematik cinsel istismarda bulunduğunu anlatmıştı.
İkinci duruşmada Y.E.'nin avukatlığını bu kez Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Müjde Tozbey üstlendi. Tozbey, sanığın tutuklanmasını talep etti.
Sanık Ü.Z.A. ise önceki savunmasını tekrar ederek suçlamaları reddetti. Aralarındaki ilişkinin platonik olduğunu ileri sürdü. Duruşmada Ü.Z.A. tarafından yıllar önce tacize uğradığını iddia eden yeni bir kadın tanık da dinlendi. Tanık, olayın kamuoyuna yansımasından çekindiği için o dönemde şikâyette bulunamadığını ifade etti.
Mahkeme heyeti, savcının tutuklama talebini yine reddederek sanığın tutuksuz yargılanmasına devam edilmesine ve adli kontrol tedbiri uygulanmamasına karar verdi. Ayrıca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya müdahillik talebi mahkeme tarafından kabul edildi.
Duruşma 3 Ekim 2025 tarihine ertelendi.
Duruşma sonrası adliye önünde açıklama yapan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Müjde Tozbey, "13 yaşında bir yıl boyunca yaşadığı ağır tecavüzü, 13 yıl sonra mücadeleyle ortaya çıkaran genç kadının yanındayız. Sanığın tutuklanması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Sanık her defasında ünlü bir yazar olduğunu ve kendisine hayranlık duyan genç bir kadının iftirasıyla karşı karşıya olduğunu öne sürüyor. Ancak bugün dinlenen tanık da sanığın daha önce benzer bir davranışta bulunduğunu anlattı. Bu beyan dosya için çok önemli. Biz bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız" dedi.
Sanığın duruşmanın basına kapatılması yönündeki talebinin mahkemece reddedildiğini belirten Tozbey, "Tanıklarımız aslında bunun bir platonik aşk olmadığını, cinsel istismar olduğunu söyledi. Gencecik bir kadının 13 yıl önce yaşadığı ağır olay nedeniyle bugün iftira atması için hiçbir gerekçesi yok, hiçbir düşmanlıkları yok. İstanbul'da ünlü bir şirkette çalışan, yönetici olan genç bir kadının İstanbul hayatında özgür hayatını bırakıp Antalya'da durup dururken tiyatro hocasını suçlaması için hiçbir gerekçesi ve bahanesi yok. Biz genç kadının arkasındayız" dedi.
Kadın dernekleri temsilcileri de adliye önünde sanığın tutuklanması için çağrıda bulundu.