Hüsamettin Cindoruk kimdir, kaç yaşında, nereli, yaşıyor mu?
Türk siyasi tarihinin en önemli isimlerinden biri olan Hüsamettin Cindoruk, 8 Haziran 1933 tarihinde İzmir'de dünyaya gelmiştir. 92 yaşında olan Cindoruk, uzun süredir gözlerden uzak bir yaşam sürdürüyordu. Son olarak gelen haberlerde, yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle acil olarak hastaneye kaldırıldığı bildirildi.
Hüsamettin Cindoruk öldü mü? sorusu kamuoyunda yoğun şekilde araştırılıyor. Ancak şu an için resmî makamlardan ölümüne dair bir açıklama yapılmış değil. İstanbul’da Koç Üniversitesi Hastanesi’nde tedavi altına alındığı ve sağlık durumunun yakından takip edildiği bildirildi.
Hüsamettin Cindoruk’un eğitimi ve hukuk kariyeri
Cindoruk, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 1954 yılında mezun olmuş, 1955’te ise avukatlık mesleğine adım atmıştır. Eğitim hayatının büyük bölümünü Ankara’da geçiren Cindoruk, ilkokulu Çankaya İlkokulu’nda, liseyi Ankara Atatürk Lisesi’nde tamamlamıştır.
Hüsamettin Cindoruk’un siyasi kariyeri: Demokrat Parti’den cumhurbaşkanlığı vekaletine
Siyasi hayatına Demokrat Parti’nin gençlik kollarında başlayan Cindoruk, 1958 yılında partiden ayrılarak Hürriyet Partisi’nin kurucuları arasında yer aldı.
1960 darbesi sonrası Yassıada’da yargılanan Demokrat Partili vekillerin avukatlığını üstlenen Cindoruk, bu süreçte Yüksek Adalet Divanı’na yönelik sözleri nedeniyle iki buçuk ay Balmumcu Cezaevi’nde tutuklu kaldı.
Daha sonra Adalet Partisi ve Demokratik Parti içinde aktif olarak siyaset yaptı. 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası siyasi yasaklara maruz kalan Cindoruk, Süleyman Demirel ve arkadaşlarıyla birlikte Zincirbozan’da zorunlu ikamete tabi tutuldu.
Hüsamettin Cindoruk hangi partilerde görev yaptı, Meclis Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı vekaleti ne zaman?
1985 yılında Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkanı seçilen Hüsamettin Cindoruk, 1987 yılında siyasi yasağı kaldırılan Süleyman Demirel’e görevi devretti.
1991 seçimlerinde Eskişehir Milletvekili olarak TBMM’ye girdi ve TBMM Başkanlığı görevine seçildi.
1991-1995 yılları arasında Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak görev yaptı.
17 Nisan 1993’te Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın vefatı üzerine, Cumhurbaşkanlığı görevini vekâleten üstlendi. Bu görevi, Süleyman Demirel’in seçildiği 16 Mayıs 1993 tarihine kadar yürüttü.
Demokrat Türkiye Partisi ve siyasi dönüş süreci
1995 yılında Tansu Çiller’in DYP Genel Başkanı olması üzerine Hüsamettin Cindoruk, partisinden ayrılarak Demokrat Türkiye Partisi’ni (DTP) kurdu.
Parti, 1997 yılında Mesut Yılmaz başbakanlığındaki koalisyon hükümetine katıldı, ancak Cindoruk bu hükümette görev almadı.
1999 genel seçimlerinde yüzde 0,58 oy alarak barajı geçemeyen DTP, Meclis dışında kaldı. Bu gelişmeden sonra Cindoruk, genel başkanlığı İsmet Sezgin’e devretti.
2009’da aktif siyasete dönüş
2009 yılında yapılan Demokrat Parti Olağanüstü Kongresi’nde yeniden siyasete dönen Cindoruk, partinin genel başkanlığına seçildi.
Anavatan Partisi ile Demokrat Parti'nin birleşmesinde öncü rol oynadı ve birleşme sürecinde aktif olarak yer aldı.
Hüsamettin Cindoruk’un özel hayatı ve sağlık durumu
Hüsamettin Cindoruk evli ve üç çocuk babasıdır. Eşi Dilek Cindoruk ile uzun yıllardır evli olan Cindoruk’un ailesi, siyaset dışındaki yaşamında da yanında olmuştur.
Son sağlık durumu nedeniyle hastaneye kaldırılan Cindoruk’un Koç Üniversitesi Hastanesi’nde tedavisi sürüyor. Resmi kaynaklardan ölümüne dair bir bilgi yoktur. Ancak gelişmeler yakından takip ediliyor ve ailesi tarafından kamuoyuna açıklama yapılması bekleniyor.
Hüsamettin Cindoruk neden önemli? Siyasi mirası ve Türk demokrasisine katkıları
Yassıada savunmaları, onu sadece bir avukat olarak değil, demokrasi mücadelesinin sembol isimlerinden biri hâline getirmiştir.
Meclis Başkanlığı ve cumhurbaşkanlığına vekâlet ettiği dönem, devlet aklı ve demokratik duruşu ile öne çıkmıştır.
Partiler üstü kimliği, merkez sağın temsilciliği ve demokrasiye bağlılığıyla tanınan Cindoruk, Türk siyasetinin yaşayan tanıklarından biridir.
