Hazırlar mesajında şu ifadelere yer verdi:
Ne mutlu bizlere ki, bir kez daha Mevlid-i Nebinin manevi iklimine kavuştuk. Bu gece, Rebiülevvel ayının 12. gecesi. Alemlere rahmet olarak gönderilen, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)’in doğumunun 1500. yıl dönümünü idrak edeceğiz.
Bizleri Allah rasulü (s.a.s)’e ümmet kılan yüce Rabbimize hamd ve sena; Peygamber efendimize, ehl-i beytine ve ashabına salat ve selam olsun. Mevlid gecemiz şimdiden mübarek olsun.
"Rasûlüm! Biz seni alemlere rahmet olarak gönderdik"
İnsanlık, merhameti Peygamberimiz (s.a.s) ile tanımıştır. Rahmet Peygamberi (s.a.s), zulmün ve karanlığın hâkim olduğu bir çağa güneş gibi doğmuştur. Cenâb-ı Hakk’ın, “Resûlüm! Biz seni âlemlere ancak rahmet olarak gönderdik.” buyruğu gereğince; kin, nefret ve husumetin yerine sevgi, şefkat ve merhameti yerleştirmiştir. Kendisiyle konuşurken titreyen birine, “Endişelenme! Ben de senin gibi kuru et yiyen bir kadının oğluyum.” buyurarak mütevazı olmayı insanlara öğretmiştir.
Aile, Peygamberimiz (s.a.s) ile huzur bulmuştur. O, Yüce Rabbimizin emri gereğince aileyi; sevgi ve merhamet, ülfet ve muhabbet, güven ve sadakat üzerine inşa etmiştir. Ailesinin hiçbir ferdine kaba davranmamış, kötü söz söylememiş, onları asla incitmemiştir. “Dikkat edin! Sizin kadınlar üzerinde hakkınız olduğu gibi onların da sizin üzerinizde hakları vardır.” buyurarak; dışlanan, hor görülen, insani ve sosyal haklarından mahrum bırakılan kadına hak ettiği değeri vermiştir.
Çocuklar, Peygamberimiz (s.a.s) ile sevgiyi tatmıştır. Allah Resûlü (s.a.s); utanç vesilesi sayılan, diri diri toprağa gömülen kız çocuklarını koruyup gözeteni, terbiye edip yetiştireni cennetle müjdelemiştir.
Gençler, Peygamberimiz (s.a.s) ile değer kazanmıştır. Allah Resûlü (s.a.s) gençlere daima güvenmiştir. Onların fikirlerine değer vermiş, onlara özgüven ve şahsiyet kazandırmış, mizaç ve yeteneklerine uygun sorumluluklar yüklemiştir.
Yaşlılar, Peygamberimiz (s.a.s) ile hürmet görmüştür. Resûl-i Ekrem (s.a.s), “Kim bir yaşlıya yaşından dolayı hürmet ederse, Allah da ona, yaşlılığında hürmet edecek birisini gönderir.” buyurarak yaşlılara ilgi göstermeyi, onlarla alakadar olmayı öğütlemiştir.
Yetimin ve mazlumun yüzü Peygamberimiz (s.a.s) ile gülmüştür. Allah Resûlü (s.a.s), “İşaret parmağıyla orta parmağını bir arada göstererek, ben ve yetime kol kanat geren kimse cennette böyle yan yana olacağız.” buyurarak yetimi koruyan, onun haklarını gözeten müminin cennette kendisine en yakın kişi olacağını müjdelemiştir.
Bugün, Peygamberimizin doğumunun 1500. yılında, O’nun getirdiği rahmet mesajını yeniden düşünmeye muhtacız. Modern çağın bireyselcilik ve tüketim kültürü içinde aile bağlarının zayıfladığı, değerlerin erozyona uğradığı bir dönemdeyiz. İşte bu sebeple, aileyi sevgi, sadakat, merhamet ve saygı üzerine inşa eden Peygamberimizin örnekliği her zamankinden daha fazla önem arz etmektedir.
Onun rehberliğini hayatımıza taşıdığımızda, ailemiz huzurla; toplumumuz barışla; insanlık ise rahmetle buluşacaktır. Bu vesileyle, Mevlid-i Nebi Haftası’nın ve Efendimiz’in doğumunun 1500. yılının, milletimize, İslam âlemine ve bütün insanlığa hayırlar getirmesini Yüce Rabbimden niyaz ediyorum. Özellikle de Gazze’nin, Filistin’in ve tüm mazlum coğrafyaların huzur ve selametine; Ümmet-i Muhammed’in birlik, dirlik ve kardeşliğine vesile olmasını temenni ediyorum.