Son Şehitkamil Meclis toplantısında grup kararı dışında Belediye Başkanı Umut Yılmaz lehine oy kullanan meclis üyesi Kadir Yemişen, CHP İl yönetiminde geçen hafta yapılan toplantı ile ihraç istemiyle İl Disiplin Kuruluna sevk edilmişti. Şehitkamil Belediye meclis üyesi Kadir Yemişen, partisinden istifa ettiğini duyurdu. Yemişen ’in istifası sonrası CHP’nin Şehitkamil meclis üyesi sayısı 16 oldu.
Sosyal medya hesabından istifasını paylaşan Yemişen şu ifadeleri kullandı;
“Aziz Başkanlık Makamına, Mensubu bulunmaktan bir zamanlar gurur duyduğum CHP çatısı altında, halkımızın iradesini temsil etmek amacıyla yürütmekte olduğum Gaziantep/Şehitkamil Belediye Meclis Üyeliği görevim sırasında geçen yıllar içerisinde yaşadıklarım, üzülerek ifade etmeliyim ki, beni bu dilekçeyi kaleme almaya mecbur bırakmıştır.
BİZZAT ŞAHİT OLDUM
Zira, bir vakitler halkın sesi, hakkın temsilcisi ve adaletin savunucusu olduğuna inandığım bu yapının; bugün liyakatten uzak, şahsi hesaplara gömülmüş, ahbap-çavuş düzenine teslim olmuş bir idare şekliyle yol aldığına bizzat şahit oldum. Ne yazık ki, bu bozulmanın en bariz yansımaları ise doğrudan İl ve İlçe Başkanlıkları nezdinde vücut bulmuştur.
ARTIK VİCDANIM KABUL ETMEMEKTEDİR
Uzun zamandır halktan kopmuş, teşkilat içi istişareyi terk etmiş, “ben bilirim” anlayışıyla yol alan, eleştiriye kapah ve nezaketi zafiyet sayan bir yönetim biçimiyle karşı karşıyayız. Ehliyet yerine sadakati yücelten, emeği değil göze girmeyi ödüllendiren bir sistemin parçası olmayı artık vicdanım kabul etmemektedir.
SİSTEMLİ DIŞLAYICI TAVIRLAR
Tarafıma yöneltilen sistemli dışlayıcı tavırlar, karar mekanizmalarında yok sayılmam ve emek verdiğim projelerin sadece “ismi benzemiyor” diye kenara atılması, artık bu yapının beni değil, fikir üretmeyi, halk için taşın altına elini koymayı dert edinen hiçbir kişiyi barındıramayacak hâle geldiğini göstermektedir.
İHANET OLURDU
Bilesiniz ki; bu bir şahsi kırgınlık değildir. Bu, kaybolmuş istikametin, sükütun arkasına gizlenmiş feryadıdır. Zira “bir yapının çivisi çıkarsa, çatısı altında ne haysiyet barınır ne de hikmet...” Zira ben sadakatimi makamlara değil, halka verdim. Hâl böyleyken; gönül verdiğim davayı temsil edemeyen bir yapıda bulunmak, hem millete hem kendime ihanet olurdu.”
