Doğuştan göğüs kemiği bulunmayan ve kalbi göğüs kafesi dışında yer alan 20 günlük kız bebek, gerçekleştirilen zorlu operasyonla sağlığına kavuştu.
Doğumun hemen ardından solunum sıkıntısı yaşayan bebek, Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi’nde yapılan tetkikler sonucunda, tıp literatüründe “Ectopia Cordis” olarak bilinen ve oldukça nadir görülen bir göğüs duvarı anomalisiyle teşhis edildi.
Gaziantep Şehir Hastanesi Göğüs Cerrahisi Kliniği tarafından gerçekleştirilen operasyonda, bebek için kendi kıkırdak dokusundan yeni bir göğüs kemiği (sternum) oluşturuldu.
Operasyonu gerçekleştiren Göğüs Cerrahisi Kliniğinden Op. Dr. Ali Birak, ameliyatla ilgili şu bilgileri verdi:
“Bebeğimizin doğuştan halk arasında ‘iman tahtası’ olarak bilinen göğüs kemiği yoktu. Kalp yalnızca canlılığını yitirmek üzere olan ince bir deri tabakasıyla dış etkenlere karşı korunuyordu. Bu durum kalp ve büyük damarları son derece savunmasız hale getiriyordu. Yaklaşık 200.000 doğumda bir görülen bu nadir vakada, vücut ölçüleri çok hızlı büyüyeceğinden yapay bir protez materyal kullanmamız mümkün değildi. Bu yüzden bebeğimizle beraber büyüyebilmesi için kendi kıkırdak dokusundan göğüs duvarı oluşturduk. Ameliyatımız çok şükür başarıyla geçti. Bebeğimizi şifayla taburcu ediyoruz. Bir hekim olarak bu operasyonu başarıyla tamamlamanın, bebeğimizin hayatına olumlu yönde dokunmanın gururunu yaşıyorum, bebeğimize sağlıklı bir ömür diliyorum.”
Gaziantep Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ilgın Türkçüoğlu ise şu ifadeleri kullandı:
“Bu bölgede ilk kez gerçekleştirilen ve bilimsel yayınlarda bildirilen 38. vaka olma özelliği taşıyan bu ameliyatı başarıyla tamamlamanın gururunu yaşıyoruz. Amacımız, bölgemizde tüm ileri cerrahi işlemleri gerçekleştirmek ve hastalarımızı başka merkezlere sevk etmeden tedavi edebilmektir. Hekimlerimiz, alanlarında son derece yetkin ve bu tür özellikli ameliyatları başarıyla yapabilecek donanıma sahip. Bu başarı hepimiz için büyük bir mutluluk ve gurur kaynağıdır.”
Bebeğin annesi de duygularını şu sözlerle dile getirdi:
“Çok nadir bir hastalıktı, kimse daha önce böyle bir şeyle karşılaşmamıştı. Birçok cerrah bir araya gelerek ameliyat kararı verdiler. Çok korkmuştuk ama hocamız kendine güveniyordu, ‘Ben yapabilirim, hastanemizde tüm imkânlar mevcut’ dedi. Şimdi çok mutluyuz, inşallah ileride de bir sorun yaşamayız. Hocamıza ve tüm ekibe sonsuz teşekkür ediyoruz.”
Türkiye’de yalnızca sayılı merkezlerde gerçekleştirilebilen bu tür operasyonların Gaziantep Şehir Hastanesi’nde de başarıyla yapılabiliyor olması, bölgenin sağlık hizmetlerinde ulaştığı yüksek düzeyi bir kez daha gözler önüne serdi.
