Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptığı tarihi konuşmada, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanıdığını açıkladı.
"Fransa’nın bugün Filistin Devleti’ni tanıdığını ilan ediyorum" sözleriyle kararı duyuran Macron, bu adımın "barışa giden yolda tarihi bir dönüm noktası" olduğunu vurguladı.
Konuşmasına aciliyet çağrısıyla başlayan Macron, Gazze’deki savaşın sona ermesi ve rehinelerin serbest bırakılması gerektiğini belirterek, "Hamas’ın elinde tutulan 48 rehinenin serbest bırakılmasının zamanı geldi. Gazze’deki savaşı, bombardımanları, katliamları ve kaçan sivillerin dramını durdurmanın zamanı geldi. Barışın zamanı geldi, çünkü onu kaybetmemize sadece birkaç an kaldı" dedi.
Bazı kesimlerin bu kararı erken ya da geç bulabileceğini belirten Macron, "Kimileri çok geç, kimileri çok erken diyecek; ama artık bekleyemeyiz" ifadelerini kullandı.
7 EKİM SALDIRISINA VURGU
Cumhurbaşkanı Macron, konuşmasında 7 Ekim 2023’te İsrail’e düzenlenen saldırıya da değindi.
"7 Ekim hâlâ taze bir yaradır" diyen Macron, bu saldırıda 1224 kişinin hayatını kaybettiğini, 4834 kişinin yaralandığını ve 251 kişinin kaçırıldığını belirtti.
"Hiçbir şey, hiçbir yerde, hiçbir zaman terörizme başvurmayı haklı gösteremez" ifadesiyle saldırıyı sert bir şekilde kınadı.
Fransa’nın saldırıda yaşamını yitiren 51 vatandaşı için ulusal yas ilan ettiğini hatırlatan Macron, "Onları asla unutmayacağız. Antisemitizme karşı varoluşsal mücadeleyi asla bırakmayacağız" dedi.
"BİR HAYAT BİR HAYATTIR"
Macron, konuşmasının en dikkat çeken bölümlerinden birinde, savaşın insani boyutuna dikkat çekti.
"Gazze’deki savaşın başından beri bir hayat bir hayattır. Gazze’deki aç, yaralı, korku içindeki sivillerin hayatı da Hamas’ın elinde tutulan rehinelerin hayatı kadar değerlidir. Hepimizin görevi insanlığı ortak bir değer olarak korumaktır" dedi.
"Artık Gazze’deki savaşın sürmesini hiçbir şey haklı gösteremez. Hiçbir şey" diyen Macron, ateşkesin derhal sağlanması ve insani yardımların bölgeye ulaştırılması çağrısında bulundu.
İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM
Macron, İsrail ve Filistin’in yan yana, barış ve güvenlik içinde yaşayacağı iki devletli çözümün tek çıkış yolu olduğuna dikkat çekti.
"İsrail ve Filistin’in yan yana barış içinde yaşamasını sağlayacak iki devletli çözümün imkânını korumak için her şeyi yapmalıyız. Üzerimizde tarihi bir sorumluluk var" dedi.
Macron ayrıca, "Filistin halkının meşru haklarının tanınması, İsrail halkının güvenliğini azaltmaz. Tam tersine, bu barışın tek yoludur" sözleriyle denge mesajı verdi.
BÜYÜKELÇİLİK İÇİN İKİ ŞART
Fransa Cumhurbaşkanı, Filistin’de büyükelçilik açılacağını da duyurdu. Ancak bunun iki önemli koşula bağlı olduğunu belirtti:
"Rehinelerin serbest bırakılması ve Gazze’de ateşkes sağlanması, büyükelçiliğimizi açmadan önceki açık şartlarımızdır."
Şu anda Fransa’nın Filistin ile olan diplomatik ilişkileri Kudüs’teki başkonsolosluk üzerinden yürütülüyor.
HAMAS’A KARŞI GÜVENLİK GÜCÜ
Macron, yeni Filistin devletinin güvenlik yapısına değinerek, "Filistin güvenlik güçleri, Hamas’ı tamamen dağıtmakla görevli olacak" dedi.
Hamas’ın askeri olarak zayıflatıldığını vurgulayan Macron, "Artık politik olarak da yenilgiye uğratılmalıdır" ifadelerini kullandı.
Öte yandan Macron, bu tanımanın yalnızca Fransa’nın değil, birçok ülkenin ortak adımı olduğunu vurguladı.
Son dönemde Birleşik Krallık, Kanada, Avustralya ve Portekiz gibi ülkeler de Filistin’i tanıyarak bu karara destek verdi. Böylece Filistin’i tanıyan ülke sayısı, BM’nin 193 üyesi arasında 145’e yükseldi.
"BARIŞIN ZAMANI GELDİ"
Macron, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
"Bu tanıma, Filistin halkının meşru haklarını teslim ederken İsrail halkının güvenliği konusundaki taahhütlerimizden hiçbir şey eksiltmez. Barışın zamanı geldi."