Burçlar, astrolojiye ilgi duyan birçok insanın hayatında önemli bir yere sahiptir. Burçlar, doğum tarihine göre belirlenir ve kişinin karakteristik özelliklerini, hayatını, ilişkilerini ve hatta geleceğini etkilediği düşünülür. Bu yazıda, öngörüsü yüksek burçlar hakkında bilgi vereceğim.
Doğuştan Yetenekli Burçlar Vardır!
Öngörüsü yüksek burçlar, genellikle sezgileri güçlü, yaratıcı, hayal gücü yüksek ve geleceği öngörebilen kişiler olarak tanımlanır. Bu burçlar arasında Akrep, Balık ve Yay yer alır. Akrep burcu, sezgileri güçlü, kararlı ve tutkulu kişiler olarak bilinir. Balık burcu, yaratıcı, duyarlı ve sezgileri güçlü kişilerdir. Yay burcu ise, özgürlüklerine düşkün, maceracı ve iyimser kişilerdir.
Kahinlerin Hepsi Bu Burçlardan Çıkıyor!
Öngörüsü yüksek burçların özellikleri, kişinin geleceğini öngörmek için kullanılabilir. Örneğin, Akrep burcu insanları, iş hayatında başarılı olma eğilimindedirler. Balık burcu insanları, sanatsal yetenekleri sayesinde başarılı olabilirler. Yay burcu insanları ise, maceracı ruhları sayesinde yeni deneyimler yaşayabilirler.
Kehanetler Gerçeği Yansıtıyor mu?
Öngörüsü yüksek burçlar hakkında bilgi vermekle birlikte, burçların insan hayatını etkilediği konusunda bilimsel bir kanıt yoktur. Burçlar, sadece eğlence amaçlı kullanılmalıdır. Unutmayın, hayatınızın kontrolü sizin elinizdedir.
Üçüncü Göz Nedir?
Üçüncü göz, insanın madde ötesi alem ile dünya arasındaki geçiş kapısı gibidir. Bir yönüyle insanı tümüyle dünyaya bağlayabilecek, bir yönüyle de insanın duyu organlarıyla madde ötesinin bilinmeyen ve algılanmayan yönlerini algılamasını sağlayabilecek ruhsal algı merkezidir. Üçüncü göz, aynı zamanda “ajna çakra” olarak da adlandırılan yüksek algı merkezidir. Ruh ve dünya arasındaki dengenin algısal düzeyde kurulduğu noktadır. Fiziki karşılık olarak üçüncü göz, beynimizde epifiz bezinin hizasına yakın, alnın ortasında bulunur. Hormonal desteğini epifiz ve hipofiz bezlerinden alır. Epifiz bezi salgıladığı DMT ve melatonin ile hipofiz ise serotonin hormonu ile aktivitesini destekler. DMT ve melatonin uyku ve ruhsal yönü; serotonin ise psikolojik yönleri, sinir sisteminin işleyişi, insanın dünyaya bakan yönünü temsil eder. Hormonların salgısında meydana gelecek bozulmalar hem ruhsal algıyı hem de dünyaya yansıyan yönlerimizi olumsuz etkiler. Üçüncü gözün aktivitesi hem dünya yaşamımızı hem de ruhsal yaşamımızı büyük oranda etkiler.