Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Azez İslami İlimler Fakültesi ev sahipliğinde, Halep Üniversitesi ve Şam Üniversitesi’nin katkılarıyla düzenlenen “Dinî Yükseköğretimde Türkiye ve Suriye İş Birliği: Gelecek Vizyonu Uluslararası Sempozyumu” yoğun bir katılımla gerçekleştirildi.

Sempozyum, Türkiye ve Suriye arasında dinî yükseköğretim alanında uzun vadeli ve yapıcı bir iş birliği zemini oluşturmak, ortak akademik vizyongeliştirmek ve bölgesel barışa katkı sunmak amacıyla hayata geçirildi.

Etkinliğe, Türkiye Cumhuriyeti Halep Başkonsolosu Muammer Hakan Cengiz, Halep Vali Temsilcisi ve Eğitim Müsteşarı Azzam Hancı, GAÜN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu, Halep Üniversitesi Temsilcisi Prof. Dr. Muhammet Mahir Kudsi, Şam Üniversitesi Temsilcisi Dr. Abdulrahman Elsadi, Özgür Halep Üniversitesi Temsilcisi Dr. Muhammed Elhamed, Halep İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. MahmudBarakat ve Şam İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İmaduddin Reşid’in yanı sıra Türkiye ve Suriye başta olmak üzere çeşitli ülkelerden çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan GAÜN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Tarakçıoğlu, konuşmasında Gaziantep Üniversitesi’nin Suriye’deki eğitim faaliyetlerine verdiği önemi vurgulayarak, bu tür akademik platformların iki ülke arasındaki iş birliğini daha da güçlendireceğini ifade etti. Tarakçıoğlu, sempozyumun bu ortak vizyona kurumsal bir referans oluşturduğunu belirterek, organizasyon ekibine ve öğrencilere teşekkür etti.

GAÜN Azez İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Ünverdi, sempozyumun sadece bilimsel değil aynı zamanda insani bir sorumluluk taşıdığına dikkat çekerek, “Bugün burada ilim adına kurduğumuz bu köprü, yalnızca akademik değil, aynı zamanda toplumsal barışın, kültürel yakınlaşmanın ve karşılıklı anlayışın temelini oluşturmaktadır. Dinî yükseköğretim, savaşın yıktığı coğrafyalarda yeniden inşa sürecinin en güçlü aktörlerinden biri olacaktır.” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Ünverdi konuşmasının devamında, bu sempozyumunulusal sınırları aşan bir akademik dayanışma ve ortak gelecek inşasına katkı sağlayacağını söyledi.

Halep Başkonsolosu M. Hakan Cengiz ise etkinliğin yeni dönemde Türkiye ve Suriye ilişkilerine akademik destek niteliğinde olduğunu ifade etti. Konuşmasında Gaziantep Üniversitesinin bölgedeki faaliyetinin önemine dikkat çeken Cengiz, Azez İslami İlimler Fakültesinin bu sürece dini yükseköğretim verdiği desteğin bölge insanıyla olumlu etkileşim adına önemli olduğu belirtti.

75 BİLDİRİ SUNULDU

Etkinlik kapsamında, Türkiye ve Suriye’nin ilahiyat fakülteleri arasında tecrübe paylaşımı, dijitalleşme çağında dinî eğitimin yeniden yapılandırılması ve şiddet karşıtı dinî söylemlerin geliştirilmesi gibi birçok tema üzerinde duruldu. 15 farklı ülkeden gelen akademisyenlerin katkısıyla toplam 75 akademik bildiri sunulan sempozyum, bölgesel meselelerin uluslararası bir akademik platformda tartışılmasına imkân sağladı. Ayrıca, “Dinî Yükseköğretimde Evrensel Vizyon: Yeni Bir Müfredat Çalışması” başlıklı bir çalıştay da düzenlendi. Bu çalıştaya Gaziantep Üniversitesi, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi, Şam Üniversitesi, Halep Üniversitesi ve Özgür Halep Üniversitesi’nden toplam 21 akademisyen katıldı. Çalıştayda, çağın ihtiyaçlarına uygun, dijital gelişmelere entegre yeni bir ilahiyat müfredatının tasarlanmasına yönelik ilk adımlar atıldı.

ÖĞRENCİ ATÖLYELERİ BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ

Sempozyum kapsamında dört workshop uygulaması da gerçekleştirildi. Ebru sanatı, filografi, hat sanatı ve Hadis tahrici uygulamalarına öğrenciler büyük ilgi gösterdi. Sempozyumda öğrenci atölyeleri öğrencilerle akademisyenler arasındaki etkileşimin gelişmesi ve öğrencilerin kültür ve sanat faaliyetlerine teşviki adına önemli bir etkinlik oldu.

Sempozyumda düzenlenen öğrenci oturumlarına Gaziantep Üniversitesi, Şam Üniversitesi ve Halep Üniversitesinden toplam 12 öğrenci katıldı. 2 oturumda gerçekleşen bildirilerde öğrencilerde “Suriye’de İlahiyat Öğrencisi Olmak” ana temalı bildiriler sundu.

Sempozyumun sonunda, Türkiye ve Suriye arasında dinî yükseköğretim alanında sürdürülebilir bir akademik iş birliğinin kurulması ve bu iş birliğinin toplumsal barışa katkı sağlayacak şekilde kurumsallaştırılması yönünde güçlü bir irade ortaya konuldu.

Kaynak: Haber Merkezi