Herşeyden önce koronavirüs bir virüsten fazlasıdır diye düşünüyorum.. Hızla yayılan ve bütün dünya da paniğe sebep olan virüsün çıktığı yer Çin!..
Çin teknoloji ve endüstrinin başkenti durumunda.

Öyleki, cep telefonundan tutun, medikal cihazlara kadar hatta birçok Avrupa markası otomobillerin bile büyük bölümü bu ülkede üretiliyor.

Üretim kapasitesi ve ucuz fiyat farkıyla dünya ekonomisini güçlü bir şekilde kendisine bağımlı hale getiren Çin özellikle ABD ve AB ekonomisi için ciddi anlamda tehdit oluşturuyor.
Koronavirüs vakasıyla ilişkillendirilebilecek birçok ana başlık var aslında.

Sağlık sektörünün dünyada ki en büyük ekonomi çarklarından birisini oluşturduğu ve çeşitli kâynaklarca ortaya atılan birçok iddialar olduğunu biliyoruz. Mesela; Yeni isimlerle zuhur eden bazı hastalıkların, bu sektörün baronları (Kartelleri) tarafından, ilaç satışlarından milyarlarca dolar kazanabilmek için özellikle geliştirilen virüsleri yaymak suretiyle oluştuğu konuşulmaktadır.

Kazanç sektörleri içerisinde en çok kar getiren grup şüphesiz ilaç sektörüdür. Petrol için Ortadoğuyu kana bulayan, silah satabilmek için ülkeler arasında savaşlar çıkartıp milyonlarca insanın ölümünü hiçe sayan Emperyal karteller için hastalıkiar vasıtasıyla ölecek olanlar asla umursanmayacaktır!

Sonuç olarak, ortaya atılan bir virüs binlerce, belki onbinlerce insan hayatına mal olduktan sonra bulunacak (Aslında daha önce bulunan) aşı dan daha fazla kazanç getirecek ne olabilirki?
Elbette bu sadece bir iddiadır. Herhangi bir belgeye de dayanmamaktadır. Ancak, son 20 yıl dan bu yana en basit tür den grip ve nezle gibi hastalıkların bile güçlükle ve çeşitli ilaçlara bağımlı olarak atlatılması ister istemez "Virüsler, gizli eller tarafından özellikle geliştirilip güncelleniyor mu" sualini önemli kılmaktadır.

Koronavirüsün aniden ve Çin'de ortaya çıkmasıda yine bazı şüpheler içeriyor.
Hususen ABD ile Çin arasında husule gelen ekonomik rekabet ve husumet bu virüsle ilgili olabilir mi diye sormadan edemiyorum.

Bittabi bu virüsün Çin'de ortaya çıkmasının farklı sebepleride var.
Örneğin hijyen!

Sahip olduğu her türlü teknolojik zenginlik bir yana, yeryüzünün en hijyen fakiri ve sapkın ülkesi de yine Çin'dir!

Her tür den hayvan, böcek ne bulursa yiyen, fare yavrularını canlı olarak yiyebilen, canlı maymunların çekiçle kafasını kırıp beynini çıkarıp yiyen bir milletin böyle bir virüs vasıtasıyla cezalandırılması ilahi adalete de uygundur.

Diğer yandan, Doğu Türkistanlılara yapılan zulüm ve akıl almaz işkencelerin elbette bir karşılığı olacaktır. Koronavirüs olarak adlandırılan bu mikrop aynı zamanda Çin hükümetinin yaptığı zulüm ve katliamlar sebebiyle pekala "İlahi adaletin kendisi de olabilir"
En doğrusunu Allah bilir..

Dua ve dileğimiz o ki; Cenabı Allah özelde müslümanları, genelde ise bütün insanlığı bu virüsün şerrinden muhafaza eylesin. Tez zamanda şifası sad'r olsun inşaallah. Amin..