31 Mart 2024 seçimlerinde Türkiye sandık başına gitti. Resmi olmayan sonuçlara göre Gaziantep’te seçmenlerin yüzde 70’i seçime katıldı.

1.383.866 seçmenden, 979.238 seçmen oy kullandı ve 55.724 oy geçersiz sayıldı. 2019 seçimlerine göre, 2024 seçimlerinde 154.993 seçmen daha oy kullandı. Yine 50 bine yakın oyun geçersiz sayıldığı 2019 seçimlerine göre geçerli oy sayısında 8 binlik artış oldu. Seçimde AK Parti’nin oy düşüşü ve CHP’nin oy artışı dikkat çekti

Peki, Türkiye’de ki yerel seçim oy oranlarının değişimin Gaziantep’teki yansımasında nasıl oldu?

Büyükşehir ve iki merkez ilçe açısından bakarsak kazanan 2 AK Parti adayı ve bir CHP adayı oldu. AK Parti’de kazanan her iki adayda başkanlık koltuğuna oturdu. Büyükşehir adayı Fatma Şahin’in 2019 seçimlerine göre kaybettiği oy oranı yüzde 15, Şahinbey Belediye Başkan adayı Mehmet Tahmazoğlu’nun kaybettiği oy oranı yüzde 5, Şehitkamil Belediye Başkan adayı Rıdvan Fadıloğlu’nun kaybettiği oy oranı ise yüzde 27,52. Üç Belediye de 3 dönemdir AK Parti Belediyesi ve kaybedilen oy oranlarından bir yaklaşım çıkarmak gerekiyor.

Fatma Şahin’in ulusal ve dünya çapında şehrimizi önemli başarılara getirdiği gerçeği var. Gaziantep’in ismini birçok başarıda ön plana çıkardı. Buradaki 15 puanlık düşüşün daha da fazla olmamasının sebebi ismin popüler bir isim olmasıydı. Düşmesinin sebebi ise 2019 seçimlerine göre saha da yeterince yer almamasıydı. 22 yıllık gazeteciyim ve ilk defa bir seçimde iktidar partisi ve kısmen de olsa muhalefet partisi adaylarının yerel gazetecilerden bir haber olduğu bir seçim gördüm. Şehitkamil Belediye Başkan adayı Rıdvan Fadıloğlu’nun ciddi oy düşüşünün sebebi, CHP adayı Umut Yılmaz’ın aynı Fadıloğlu’nun 2019 seçimlerindeki gibi saha da olmasının ve bu seçimde doğan tepkinin de kendisine ciddi bir oy oranı olarak yansıması oldu. Gelelim Şahinbey Belediyesine; Mehmet Tahmazoğlu her ne kadar AK parti adayı olsa da birçok kesimden halkın içinde olan ve her gününü saha da geçiren AKTİF birisi olarak bu düşüşün en az oy düşüşü yansımasına sahip oldu. Şahinbey ilçesi Türkiye’nin 2. Büyük ilçesi ve çok büyük bir nüfusa sahip olması ile beraber kırsal kesimin daha çok olduğu içerisinde Karataş Bölgesi gibi ileride Belediyelik olmaya aday büyük bir nüfus barındırıyor. Şahinbey Bölgesinde ulaşım ve kentsel dönüşümde önemli ve ileriye dönük planlı adımlar atıldı. Şehrin önemli bir coğrafyası olması sebebi ile buradaki ekibe ciddi bir iş düşüyordu ve iyi bir adım atıldığı aşikâr ki bu büyük ilçenin yarısından fazlası yine Tahmazoğlu dedi. Yani Tahmazoğlu çalıştı, halkın içinde oldu, tepki oyu denilen düşüşten yüzde 5 kaybetti.

Şehitkamil’de CHP Belediye Başkanı olan Umut Yılmaz’ın bir ilçeyi kazanması yanında merkez belediyelerin birinin muhalefet partisine geçmesi daha önemli bir gösterge oldu. Siyasetteydi, çalıştı ve rahmetli babasından kalan koltuğu 30 yıl kadar bir süre sonra tekrar aldı. Kendini seçim çalışmalarında her ne kadar çalışmalarında basından uzak tutsa da , yapılan çalışmaları gördük. Belki az belki çok çalıştı ama şu bir gerçek saha da neredeyse aday çalışması görülmeyen bir seçimde en çok çalışan adaylardan biri de o oldu.

Yani sonuç olarak Gaziantep’te yansıma, Başkanların ya da aday olan eski başkanların halkın içinde daha fazla olması gerektiği şeklinde seyretti. Kamu görevi yapan birinin halkla iç içe olmasının önemli bir örneğini şimdi İstanbul Valisi ve eski Gaziantep Valisi Sayın Davut Gül’de gördük. Bir gazeteci ya da bir vatandaş olarak inanın ulaşmak çok kolaydı. Her hafta vatandaşları dinlerdi. Yeni Valimiz Sayın Kemal Çeber’de göreve gelir gelmez esnaf ve vatandaş ziyaretlerine devam etti ve halkın içinde olmaya devam etti. Burada Sayın valilerimizin duyarlı davranışlarının örneğini vermemin sebebi, kamu görevi yapan belediyelerinde vatandaşlara ulaşılabilir olması, yanında olması yani halktan biri gibi kol kanat germesi. Başkanların muhatabı çok olur ama bilinmeli ki bir belediye başkanının ve ekibinin en önemli muhatabı halk olmalıdır. Halkın iradesiyle tekrar ve yeni seçilen tüm başkanlarımıza yeni görev dönemlerinde başarılar diliyor ve bu gerçeği hatırlatma görevi duruyorum. Herkes işini vatandaş odaklı yaparsa zaten sorun yok ama durum geçmişten örneklerle giderse, Halkın oyuyla gelen halkın oyuyla gider…