Türkiye'de her geçen gün boşanmalar artıyor. Yargıtay tarafından boşanmalarla ilgili emsal niteliği taşıyan bir karar açıklandı.
Yargıtay, aile içi iletişimdeki saygı sınırlarını yeniden çizen dikkat çekici bir karara imza attı. Karara göre, eşine “alo”, “hey”, “hişt” veya “oğlum” gibi ifadelerle seslenen kişi, onur kırıcı ve küçük düşürücü davranışta bulunmuş sayılarak boşanmada kusurlu kabul edilebilecek.
Son yıllarda artan boşanma davalarında eşlerin birbirine karşı kullandığı dilin, yargı kararlarında daha belirleyici bir rol oynadığı görülüyor. Aile mahkemelerinde açılan bazı davalarda, bu tür ifadeler “evlilik birliğini temelden sarsıcı” unsurlar arasında değerlendirilmeye başlandı.
Hakaret değil, küçümseme de boşanma sebebi
Yargıtay’ın verdiği emsal kararda, sadece açık hakaretlerin değil; küçümseyici, saygısız ve aşağılayıcı sözlerin de boşanma gerekçesi olabileceği vurgulandı. “Ben evli insan olacak biri değilim” ifadesi gibi öz saygı zedeleyen cümlelerin, daha önceki kararlarda da gerekçe kabul edildiği biliniyor.
Islıkla çağırmak, 'oğlum' demek tehlikeli olabilir
Özellikle tartışma anlarında kullanılan küçültücü hitap biçimlerinin, ilişkide güveni zedelediği ve duygusal şiddet kapsamında değerlendirildiği belirtiliyor. Eşine ıslıkla seslenen ya da arkadaş diliyle “oğlum” diyen kişilerin bu sözleri, mahkemelerde ciddi sonuçlar doğurabiliyor.
Uzmanlar: “Saygı, her evliliğin temelidir”
Aile hukuku uzmanları, çiftlerin iletişiminde karşılıklı saygının hayati önemde olduğunu vurguluyor. Uzmanlara göre, küçük gibi görünen kelimeler bile uzun vadede büyük psikolojik ve hukuki etkilere neden olabiliyor. Mahkemelerin, mesajlaşma kayıtları ve tanık beyanları gibi delilleri dikkatle incelediği, bu nedenle sözlü davranışların titizlikle ele alınması gerektiği ifade ediliyor.