Yasemin Acar, Almanya doğumlu Kürt asıllı bir insan hakları aktivisti olarak mülteci hakları, sosyal adalet ve Filistin meselesi gibi alanlarda yürüttüğü çalışmalarıyla dikkat çekiyor. 37 yaşındaki Acar, daha 15 yaşında aktivizme adım atarak hem Avrupa’da hem de Orta Doğu’da insan hakları mücadelesinin simge isimlerinden biri haline geldi.

Yasemin Acar kimdir, kökeni neresi?

Yasemin Acar, Almanya’da Kürt bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Kültürel ve siyasi kimliğinden güç alan Acar, genç yaşlarından itibaren sosyal eşitsizliklere karşı sesini yükselten bir figür oldu. Özellikle mülteci hakları, ırkçılıkla mücadele ve sosyal adalet konularında aktif rol üstlendi.

Aktivizm yolculuğu

Yasemin Acar’ın insan hakları mücadelesi, sivil toplum kuruluşlarında gönüllü çalışmalarda bulunarak başladı. Ukrayna savaşının ardından yaşanan mülteci krizinde, Berlin’de kurduğu Berlin Arrival Support adlı oluşumla 15.000 gönüllüyü organize etti. Bu süreçte Berlin Senatosu’na danışmanlık yaparak mülteci kabul süreçlerinin yönetilmesinde önemli bir rol üstlendi.

Filistin davasına verdiği destek

Acar, yalnızca Avrupa’daki sosyal sorunlarla değil, Filistin halkının yaşadığı insan hakları ihlalleriyle de yakından ilgileniyor. Uzun yıllardır Filistin davasını destekleyen Acar, çok sayıda gösteri, farkındalık kampanyası ve eylem organize etti. Son olarak, Gazze’ye insani yardım ulaştırmayı hedefleyen Madleen adlı gemide yer alarak bu alandaki kararlılığını bir kez daha ortaya koydu.

“Direniş bir tercih değil, yaşam biçimidir”

Kürt kimliğini ve aile geçmişini bir güç kaynağı olarak gören Yasemin Acar, verdiği röportajlarda sık sık şu sözleri vurguluyor:
“Direniş bir tercih değil, yaşam biçimidir. Barışı aramamalıyız, adaleti aramalıyız; çünkü adaletin olduğu yerde zaten barış olur.”
Bu sözler, onun aktivizminin yalnızca politik değil, aynı zamanda derin bir insani duruş taşıdığını gösteriyor.

Bugünkü rolü ve uluslararası etkisi

Acar, günümüzde Avrupa ve Orta Doğu arasında köprü kuran bir aktivist olarak, uluslararası dayanışmayı güçlendirmeyi ve insan hakları ihlallerine karşı ses çıkarmayı sürdürüyor. Özellikle Gazze’ye yardım faaliyetleri ve mültecilere yönelik destek projeleriyle, farklı toplumları ortak vicdan etrafında birleştirmeyi hedefliyor.

Kaynak: Haber Merkezi