Özelde Türkiye’de genelde tüm İslam alemi olarak yarın Ramazan Bayramını kutlayacağız.

Bayram kelimesinin Arapça’sı, sözlüklerde “âdet halini alan sevinç ve keder; bir araya toplanma günü” anlamlarıyla karşılanan îddir (el-ʿıyd). Bu kelimenin aslının ise ʿıvd olduğu ve “tekrar dönmek” anlamını taşıdığı bilinmekte ve bu durum İbnü’l-A‘râbî ve Zebîdî gibi lugatçılar tarafından, “çünkü o her yıl yeni bir sevinçle döner” şeklinde yorumlanarak mevsimlerin dönmesine bağlanmaktadır. Araplar’ın en büyük bayramı hacdır. Arapça’da “ziyaret etmek” şeklinde de açıklanan hac “geri dönme, tekrar gitme” kelimesi İbrânîce’de “bayram” anlamında kullanılmakta olup (hag), hvg (bir şeyin etrafında dönmek, dolanmak) kökünden gelmektedir.

Kâşgarlı Mahmud’un tesbitine göre kelimenin aslı Farsça beẕrem/beẕrâm olup “sevinç ve eğlence günü” demektir ve beyrem/bayram telaffuzu Oğuzlar’a aittir.

Malum bundan 2.5 ay önce dünyanın en büyük ve en şiddetli depremlerinden birini geçirdik.

Ve o depremde yaklaşık 50 bin yakınımızı kaybettik.

Kimimiz annemizi, kimimiz babamızı, kimimiz eşimizi, çocuğumuzu, kardeşimizi, dayımızı, amcamızı, halamızı, teyzemizi yitirdik.

Hal böyle olunca gelen bayrama büyük bir hüzün ile giriyoruz.

Bu bayram depremde yakınlarını kaybedenlerin bayramı olsun.

Yetim kalan çocukların.

Çocuklarını yitiren ebeveynlerin.

Evi barkı yıkılmış mağdurların.

Kısacası bu bayram tüm depremzede kardeşlerimizin bayramı olsun.

Onların hüzün ve acı dolayı kalplerine bir nebze olsun rahatlatır belki.

Bu yüzden de bu bayram onların olsun.

Bu bayram Kahramanmaraşlıların, Hataylıların, Adıyamanlıların, Malatyalıların, Gazianteplilerin, Şanlıurfalıların, Elazığlıların, Adanalıların, Kilislilerin ve Osmaniyelilerin olsun.

Bu deprem Nurdağılı ve İslahiyelilerin olsun.

Bu deprem Sakçagözü ve Şatırhöyüklülerin olsun.

Bu bayram yüreği acıyla yananların olsun.

Bu deprem kalbi hüzünle dolu olanların olsun.

Kısacası bu bayram depremzedelerin bayramı olsun.