Cerir bin Abdullah(r.a) anlatıyor; Resulullah (s.a.v ) efendimize üstü başı yok, ayakları çıplak, sadece kaplan postu gibi çizgili bedevi abalarına sarınmış, kılıçları boyunlarında asılı oldukları halde hepsi de Mudarlı olan bir grup geldi. Onların bu fakir ve sefil halini görmekten Resulullah(s.a.v ) efendimizin yüzünün rengi değişti. Odasına girdi tekrar geri geldi. Hz. Bilal (r.a)'a ezan okumasını söyledi. O da ezan okudu, sonra kamet getirdi, namaz kılındı. Resulullah (s.a.v ) efendimiz namazdan sonra cemaate hitap etti ve;

“Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan, ondan eşini var eden ve ikisinden pek çok kadın ve erkek meydana getiren Rabbinize hürmetsizlikten sakının. Allah şüphesiz hepinizi görüp gözetmektedir”(Nisa Suresi 1.Ayet) Bundan sonra Haşr suresinde ki şu ayeti okudu;

“Ey iman edenler! Allah’tan korkun, herkes yarın için ne hazırladığına baksın. Allah'tan korkun, çünkü Allah işledikleriniz den haberdardır.”(Haşr Suresi 18.Ayet)

Resulullah(s.a.v) efendimiz sözüne devamla;  “Kişi dinarından, dirheminden, giyeceğinden, bir avuç buğdayından, bir avuç hurmasından tasaddukta bulunsun. Hiçbir şeyi olmayan yarım hurma da olsa mutlaka bir bağışta bulunmaya gayret etsin.” Buyurdu.  Derken Ensardan bir zat, neredeyse taşıyamayacağı kadar ağır bir bohça ile geldi. Sonra halk rağbet gösterdi herkes bir şey getirmeye başladı. Öyle ki az sonra biri yiyecek, diğeri giyecek maddesinden müteşekkil iki yığın meydana geldiğini gördüm. Resulullah(s.a.v) efendimiz memnun kalmıştı, yüzünün yaldızlanmış gibi parladığını gördüm.  Şöyle buyurdular;

“ İslam'da kim bir hayırlı yol açarsa, ona bu hayrın ecri ile kendisinden sonra o hayrı işleyenlerin ecrinin bir misli verilir. Bu, onların ecrinden hiçbir şeyi eksiltmez de. Kim de İslam'da kötü bir yol açarsa, ona bunun günahı ile kendinden sonra onu işleyenlerin günahı da verilir. Bu da onların günahından hiçbir şey eksilmeye sebep olmaz.”(Müslim,Nesei)

Rabbimiz bizleri hayra vesile olanlardan eylesin. Amin

Selametle…