Malum Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimleri için Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs'ı işaret etti.

Yani “2023 seçimlerini 14 Mayıs’ta yapalım” dedi.

Bildiğiniz üzere normal şartlarda Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimleri 18 Haziran'da yapılacaktı.

Peki seçime giden süreçte takvim nasıl işleyecek?

Anayasa'ya göre seçimin 14 Mayıs’ta yapılabilmesi için iki seçenek var.

Birincisi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin karar alması.

Meclisteki Milletvekillerinin 5'te 3 çoğunluğu ile seçim tarihi değişebiliyor.

Yani 360 milletvekilinin, değişiklik için 'evet' demesi gerekiyor.

Ancak Meclis'te 286 sandalyesi olan AK Parti ile 48 sandalyesi olan MHP yeterli çoğunluğa ulaşamıyor.

Geriye ikinci seçenek kalıyor.

Cumhurbaşkanı Anayasa'nın 116. Maddesi'ne göre seçimlerin yenilenmesine yönelik karar vermesi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan bu kararı için 10 Mart'ı işaret etti.

Kısacası bu iki karadan biri alınacak ve Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimleri 14 Mayıs'ta yapılacak.

Peki, ülkenin vede siyasi partilerin seçim atmosferine girdiği şu günlerde, sahada durum ney, AK Parti, MHP ve BBP’ten oluşan Cumhur İttifakı ile CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan 6’lı Masa’nın durumu ney?

Öncelikle şunu söylemeliyim ki, 14 Mayıs seçim sonuçlarını belirleyecek AK Parti’nin bizzat kendisidir.

Nedenine gelince,  6’lı masanın şimdiye kadar seçmenine verdiği bir vaad falan yok.

Yarına dair bir plan yada hedefi de yok.

Kısacası 6’lı Masa, AK Parti’nin birkaç yanlışını üst üste koymaya çalışarak 14 Mayıs’ta yapılacak seçimleri kazanmayı hedefliyor.

6’lı Masa’nın sahada söylediği, daha doğrusu AK Parti’yi eleştirdiği şeylerin başında ise Ekonomik daralma ve İnsan Hakları meselesi geliyor.

Peki AK Parti’nin bu iki eleştiriyi bir anda ortadan kaldırma iradesi var mı?

Bana göre kesinlikle var.

Pandemiden sonra çıkması beklenen ve çıkan küresel ekonomik kriz tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de hissedildi/hissediliyor.

Bundan en çok da Orta ve dar gelirli kesim etkileniyor.

Diğer bir konu İnsan Hakları meselesi, yani Adalet!

Peki AK Parti bu ikisi sorunu çözebilir mi?

Buna verilecek cevap AK Parti’nin isminde mevcuttur, Adalet ve Kalkınma Partisi.

20 yıldır ülkeyi yöneten AK Parti var olan bu ve buna benzer sorunları çözecek güç ve kabiliyettedir.

Çünkü AK Parti’nin iktidarında uzun yıllar bu iki sorun nerdeyse hiç gündeme gelmemiştir.

İşte AK Parti bu iki meseleyi çözdüğü anda, toplumun ve ülkenin geleceği ile ilgili bir hedefi olmayan 6’lı masanın altındaki sandalyeyi çekecektir.

Ve elbette bunun yanında AK Parti’nin geçmişte kullandığı yapıcı dil ve ortaya koyduğu kucaklayıcı politika da yeniden egemen kılması da gerekmektedir.

Ya 6’lı masanın durumu?

6’lı Masa tamamen AK Parti’nin eline bakıyor.

Yukarıda dediğim gibi, 14 Mayıs’ta seçim sonucunu belirleyecek hiçbir projesi olmayan 6’lı Masa değil,  AK Parti’nin kendisi belirleyecektir.