Veda Hacc'ının üzerinden henüz üç ay geçmemişti ki, Rasülullah (s.a.v.) ateşli bir hummaya yakalandı. Onun hastalığının şiddetlendiğini gören Ensar, Mescidi Nebî'de toplanmışlardı. Fadl b. Abbas ve Ali b. Ebi Talib, bu durumu Peygamber Efendimize ulaştırdılar. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, Ali, Abbas ve Fadl'a dayanarak Ensarın huzuruna çıktı. Başı sarılıydı. Minber'in alt basamağında oturdu, Allah'a hamd ve senadan sonra şöyle hitap etti;
"Ey nas! Duydum ki, siz peygamberinizin ölmesinden korkuyormuşsunuz. Allah'ın benden önce gönderdiği peygamberlerden ebedî yaşayan biri var mı ki, ben sizin içinizde ebedî kalayım? Bilesiniz ki, elbette ben Rabbime kavuşacağım, siz de bana ulaşacaksınız. Size, ilk muhacirlere hayırlı davranmanızı vasiyet ederim. Bütün muhacirler de birbirlerine karşı hayırlı olsunlar. Allahu Teâlâ şöyle buyurur; "Asra andolsun ki, insan ziyan içindedir. Ancak iman eden ve salih amel işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler ve birbirlerine sabrı tavsiye edenler müstesna" . Her iş, Allah'ın izniyle, iradesiyle cereyan eder. Siz olacak şeylerin sırasını değiştiremezsiniz, Allahu Teâla sizden birinizin acelesiyle, acele davranmaz. Allah'ın iznine, iradesine galebe etmeğe çalışanlar, en sonu mağlub olurlar. Allah'ı aldatmak isteyenler de muhakkak aldanırlar. Nitekim o, şöyle buyurur: "Demek iş başına gelecek olursanız, yeryüzünde bozgunculuk çıkaracak ve akrabalık bağlarını koparacaksınız."
"Ey nâs! Size Ensar halkına da hayırlı olmanızı vasiyet ederim, çünkü onlar sizden önce iman yurdunu hazırlamışlardır. Onlara iyi muamele ediniz. Onlar sizi kendi mahsullerine ortak etmediler mi? Evlerini sizinle paylaşmadılar, sizi vaktiyle evlerinde ağırlamadılar mı? Kendileri ihtiyaç içinde oldukları halde, her hususta sizi nefislerine tercih etmediler mi? O halde sizden biriniz iki adam arasında hakemlik yapmak görevine getirilirse Ensarın iyilik edenlerine teveccüh ve ikram etsin, fenalık yapanların kusurlarından da vazgeçsin. Biliniz ki, kendinizi onlara tercih edemezsiniz. Biliniz ki, ben size karşı çok merhametliyim, yine biliniz ki, ben Rabbime kavuşacağım, sizler de bana kavuşacaksınız. Buluşacağımız yer, Kevser havuzunun kenarıdır. Benimle havuz kenarında buluşmak isteyenler dillerini gerekli olan şeylerin dışındaki boş şeylerden çeksinler."
Rasülullah (s.a.v.), 13 Rebiülevvel h. 11 (8 Haziran 632) pazartesi günü ruhunu teslim etti. Risaleti tebliği etmiş, kendisine verilen emaneti en mükemmel bir şekilde yerine getirmiş olarak ömrünün 63'ünde Rabb'imizin rahmetine kavuştu.