<p>Kardeşlerim</p> <p>Konumuza geçen yazımızda kaldığımız yerden devam edelim</p> <p>Kuran duru ve şaşmaz terazidir, insanların yorumundan uzak, saf duygularla hangi meselemizi kurana götürürsek götürelim, muhakkak ki doğru cevabını bulacağız. Zira yüce Rabbimiz k kerimde şöyle buyurmaktadır. ”İ<strong>şte bu Kitap</strong> (öyle bir kitaptır) <strong>ki, O’nda hiçbir şüphe yoktur</strong>.( yol,yordam dünya ve ahiret saadetine ulaştırmada ) <strong>Takva sahipleri</strong> (yanlış yapmaktan sakınan, sapık yollara düşmekten korkup içtinap eden, Allah a sığınanlar) <strong>için bir hidayet</strong>.(doğruya ileten) <strong>dir.</strong> Bakara suresi ayet 2</p> <p>Ama kuranı sadece sevap için okuyan, anlaşılması zor ve imkânsız kabul edenler, başkalarının yorum ve doğrularına mahkûm olurlar. Adı namı ve şanı ne olursa olsun, soyu ve sopu nereye dayanırsa dayansın, dünyevi şöhreti ve makamı ne olursa olsun, insanlar ve olgular putlaştırılmadan Allah ve resulünün terazisine oturtulmalı, kaç okka çektiği tespit edilip sağlaması yapılmalıdır, ondan sonra dedikleri faydalı bilgiler olarak ele alınabilir.</p> <p>Bu ayetin tefsirinde Seyyid Kutup şöyle der;</p> <p>“Bu kitabın özü hidayet kaynağı oluşudur. Fakat kimin için? Bu kitap kimin için hidayet ve ışık kaynağı? Kimin için rehber, nasihatçi ve gerçeklerin açıklayıcısıdır? Takva sahipleri için elbette. Kalbe bu kitaptan yararlanma yeteneği veren özellik, takvadır. Kalbin kilitli kapılarını açarak, bu kitabın içeri girip oradaki rolünü oynamasını sağlayan faktör takvadır. Kalbi, yararlıyı almaya, benimsemeye ve kabul etmeye hazırlayan niteliktir takva”.</p> <p>“Kur'an'dan hidayet bulmak isteyen kimsenin öncelikle ona temiz ve samimi bir kalple yaklaşması, müracaat edilmesi gereken öncelikli kaynak olarak kabul edip müracaat etmelidir”</p> <p>“Sonra da bu yaklaşımını korkan ve çekinen bir kalple sürdürmesi gereklidir. Ayrıca böyle bir kalbin sapıklığa düşmekten ya da sapıklık tuzağına yakalanmaktan da kesinlikle sakınması lâzımdır. İşte ancak o zaman Kur'an, kendisine çekingen, korkulu, saygılı, duyarlı ve faydalanmayı isteyen bir eda ile yaklaşan kalbe sırlarını ve nurlarını aktarır. “</p> <p>Kıran duygularımızı anlayan, hisseden bizimle konuşan ilahi kelamdır. Samimi dost en yakın arkadaş, Allah’ın aramızdaki konuşan kelamı.</p> <p>Yani kalp duyarlığı, şuur bilenmişligi, sürekli korku, kesintisiz çekingenlik ve yolun dikenlerinden uzak durma titizliği. Arzu ve ihtiras dikenlerinin yapısını tahlil mihengi olan kitap</p> <p>Bakınız yüce rabbimiz k kerimde peygamberine hitaben bizlere ne buyurmaktadır; <strong>“'Ey Peygamber: Allah'tan kork, kâfirlere ve münafıklara itaat etme. Şüphesiz, Allah her şeyi bilir ve her yaptığı yerindedir. Sana Rabbin tarafından vahyedilen kitaba uy, şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır. Allah'a güven, dost ve dayanak olarak Allah yeter.' Ahzap suresi 1-3</strong></p> <p>Şu üç unsur: Allah korkusu TAKVAAllah’ı gücendirmekten azami derecede İÇTİNAPO'nun vahyettiği kitaba UYMA,Allah’ın doğruları ile çelişen her türlü söylemi RETETME, Kâfir, münafık ve her türlü şirk düzenlerine karşı TAVIR almak, bunlara itaat sayılabilecek her türlü yaklaşımlardan UZAK durmak la birlikte, kendi kafamıza göre kar zarar endişesine düşmeden yalnızca O’na DAYANIP GÜVENME.</p> <p>Kardeşlerim</p> <p>Amaç, ukbamız için yararlı işler yapmak ise, onu ukbanın sahibinin istek ve emirlerine göre yapmaktır, son nefesimize dek yalpa yapmadan, patikalara sapmadan, hak özere kaim olmaktır.</p> <p>Bu düzlemi yakalamak içinde, onun bunun, hacı hocaların söylemlerine mahkûm olmadan, referans el kitabı olarak kuranı elimizde düşürmemektir.Ama bu teraziyi kullanmayanların sapık din âlimlerini tespit etmeleri mümkün değildir</p> <p>Âcizane olarak kardeşlerime derim ki;<strong>yıkın yüreğinizdeki İslami olmayan sembol ve putları</strong>, <strong>kokuşmuş eğitimin bize dayattığı bilgiler ışığında edinilen değerleri.</strong></p> <p>Yeniden masaya yatırın, bayrak, devlet, millet istiklal marşı ve benzeri değerleri, İslam’ın süzgecinden geçirdikten sonra edinin edineceklerinizi. peşinden gittiğimiz hocaları, söylemlerini misyon ettiğimiz rehberleri yeniden seçelim.</p> <p>Hasbelkader, kendimizi içinde bulduğumuz coğrafyanın bize dayattığı kutsalları, kendimizi içinde bulduğumuz cemaat ve tarikatları yeniden İslam’ın şaşmaz terazisine vurun, yeniden oturtalım inancımızı kuranın eşiğine, öyle inanalım inanacağımız olgulara.</p> <p>Tüm benliğimle en kalbi duygularımla. İçten samimiyetimle haykırıyor ve diyorum ki<strong>; gittiğimiz yol yol değildir. Zaman ve anakaramızın bizi sürüklediği çizgi, cehenneme yakın paralel bir çizgidir. Geç olmadan gaflet uykusundan uyanalım. Kendimize gelelim ve yeniden değerlerimizi kuranın mihengine oturtalım.</strong></p> <p>Koşulsuz tek doğru ve şaşmaz terazi kuran ve sünneti şeniyedir, bu hakikat la uyuşmayan diğer etmen ve değerler lafu güzardır.</p> <p>Kurana gereken ehemmiyeti verdiğimizde, Yüce Rabbimiz bize yardım edecek ve yolumuzu aydınlatacaktır.</p> <p>İşte bu müminlerin gücünü arttırır, onun daha duyarlı ve dikkatli hareket etmesini sağlar. Davetin Allah'tan gelen, Allah'a doğru yol alan ve Allah'a dayanan açık ve katışıksız metoduna göre yoluna devam etmesini sağlar. 'Dost ve dayanak olarak Allah yeter.' İnsanların senin yanında ya da karşında olmalarına önem vermeden. Komplo ve tuzaklarına aldırmadan ona dayanmak ve bütün işlerini Allah'a bırakmak.</p> <p>O ne güzel sağlam bir dayanaktır. İnsan kalbi bu dayanağın yanında kendi etkinliğinin sınırını bilir ve artık ötesine geçmez.  Ayetleri hikmet nazarı ile okuduğumuzda yolumuzu aydınlatacağı ve yolumuza dikilen islamsız parazitleri bize göstereceği şüphesizdir.</p> <p>Son nasihatimdir;  ey kardeşlerim, iman edelim, imanımızı kuran ve sünnet ölçüsünde edinelim, inancımızda şirki ve etmenlerini ayıklayalım, bilmedenimanımızı ve amellerimizi batıl kılmayalım.</p> <p>İnancımızı birilerinin hatırına vermeyelim, doğrularımızın öcüsünü yanlış yerden edinmeyelim, ölçümüzü ve ölçümüzün kalibrasını yine sahibimizden edinelim,</p> <p>Şüphesiz  Allah doğrusunu bilmektedir .</p> <p>Rabbim bizleri hak özere kaim eylesin âmin.</p>