Ve seçim çalışmaları hızlandı.

Cidden bu kez ortada kritik bir seçim var.

Hem de öyle böyle değil.

Türkiye’nin geleceğini belirleyecek bir seçim.

14 Mayıs’ta ya Muassır medeniyet seviyesine yükselmeye devam edilecek, ya da kafa üstü aşağı doğru çakılmaya başlanacak.

Ya kendi öz benliğine tam dönülecek, yada bir daha o benliğini hiç mi hiç hatırlamayacak.

Dedim ya 14 Mayıs tarihin en kritik makasıdır.

Türkiye’nin o makastan nereye doğru sapacağı belli olacak.

Ya yönünü ait olduğu tarafa verip yoluna devam edecek, ya batıya doğru karanlık bir tünele girilecek.

Bu yüzden herkes hızlanmaya başladı.

Bu haftayı da atlattıktan sonra önümüzdeki hafta Milletvekili aday listeleri netleşecek.

Akabinde tam saha çalışmaları başlayacak.

Herkes eteğinde ne varsa dökecek.

YSK’ya listelerin teslim edilmesinden sonra 35 gün kalmış olacak.

O günden sonra tüm partiler sahaya inecek.

Ve bu süre içinde de dananın kuyruğu neredeyse kopmuş olacak.

Bakmayın siz seçim sonuçlarının 14 Mayıs’ta açıklanacağına.

Aslında son bir ayda seçim sonuçları belli olur.

Bu yüzden partiler var güçleriyle çalışmak zorunda.

Sonuç ne olur şimdiden kestirmek zor.

Ancak ben bu halkın hak ve haklıdan yana tavır koyacağına inanıyorum.

Çünkü tüm kritik dönemlerde bunu yapmıştır bu halk.

14 Mayıs’ta da aynısını yapacağından şüphem yok.

Ne diyordu Erzurumlu İbrahim Hakkı hazretleri Marifetnâme adlı eserinde “Mevlâ görelim neyler, neylerse güzel eyler.”

Bizde öyle diyeceğiz, rabbimizden hayırlı olanı dileyeceğiz.

Ve elbette bunun için de çaba sarf edeceğiz.

Bir bedel ödeyeceğiz.

Yorulacağız, ter dökeceğiz.

Sonra o hayra ulaşacağız.

Hal buyken tüm partiler için şimdi çalışma zamanı.

14 Mayıs’ın sonucunu belirlemek için.

Rabbim bu işin sonunda haklıyı muzaffer kılsın.